 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 2001/5890
K: 2001/10660
T: 01.11.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TRAFİK KAZASI NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT
- ZAMANAŞIMI
ÖZET: Trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat davası, TCK.nun 102/4. maddesinde belirtilen 5 yıllık ceza zamanaşımına tabi olup, bu sürenin başlangıç tarihi TCK.nun 103. maddesi uyarınca olayın gerçekleştiği tarihtir.
(2918 s. Trafik K. m. 109/1)
(818 s. BK. m. 60/2)
(765 s. TCK. m. 102/4,103)
Davacı Süleyman vekili avukat tarafından, davalılar Selahattin ve Fatma aleyhine 9.6.2000 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası nedeniyle uğranılan manevi zararın ödettirilmesinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 23.11.2000 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava trafik kazası nedeniyle uğranılan manevi zararın ödettirilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece dava zamanaşımından reddedilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Yasasının 109/1. maddesinde motorlu araç kazalarından doğan tazminat istemlerinin iki yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, eylemin suç teşkil etmesi durumunda ceza zamanaşımının uygulanacağı öngörülmüştür. Borçlar Kanununun 60/2. maddesinde de eylem aynı zamanda suç oluşturuyorsa o suç için öngörülen ceza zamanaşımı süresi uygulanacağı hükmü yer almıştır. Zararlandırıcı eylemin suç oluşturduğu tartışmasızdır. Bu bakımdan dava konusu eylem için TCK. 102/4. maddesinde belirtilen ceza zamanaşımı süresinin uygulanması gerekir. Bu süre (5) beş yıldır. Bu sürenin başlangıç tarihi ise TCK. 103. maddesi hükmüne göre olayın gerçekleştiği tarihtir.
Dava konusu olay 19.8.1985 tarihinde gerçekleştiğine göre 2918 sayılı Yasanın 109/2, BK.nun 60/2 ve TCK. 102/4 maddelerinde öngörülmüş olan 5 yıllık zamanaşımı süresinin son günü 19.8.2000 tarihidir. Eldeki bu dava 9.6.2000 tarihinde açıldığına göre 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmamış bulunduğundan işin esası incelenmek ve varılacak sonuca göre bir hüküm kurulmak gerekirken davanın zamanaşımı yönünden reddedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 1.11.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.