 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 2001/4938
K: 2001/8878
T: 2.10.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TAZMİNAT DAVASI
- İMALATÇININ SORUMLULUĞU
- YETKİLİ MAHKEME
ÖZET: İmalat hatası nedeniyle meydana gelen kazalardan kaynaklanan ve imalatçının sorumluluğuna dayanan tazminat davaları; tıpkı haksız eylemlerden kaynaklanan davalar da olduğu gibi, davalının ikametgahı mahkemesinde, haksız eylemin meydana geldiği yer mahkemesinde aç lir. Bu konuda seçme hakkı davacıya aittir,
(1086 s. HUMK. m. 9,21)
Davacı Hakan vekili avukat Faik tarafından, davalı O... Renault Otomobil Fab. A.Ş. aleyhine 22.5.2000 gününde verilen dilekçe ile davalı şirketin imal ettiği ve sattığı ticari otomobili kullanan davacının araçta bulunan yastığının kusurlu imali nedeniyle yaralanmasından kaynaklanan maç manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama son yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine dair verilen 27.9.2000 kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik haki rafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek görüşüldü.
Dava, davalı şirketin imal ettiği ve sattığı otomobili kullanan davacının Konya'da yaptığı kazada araçta bulunan hava yastığının kusurlu üretilmesiyle yaralanmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı şirket merkezi İstanbul olduğundan İstanbul Mahkeme yetkili olduğunu savunmuş, yerel mahkemece savunma doğrultusunda sizlik kararı verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, zarar gören konumunda olup, bu zararın davalının ürettiği mobildeki yapım hatasından kaynaklandığı iddia edilmiştir, iddia ve olayın oluş biçimi itibariyle konu, imalatçının sorumluluğunu çağrıştırmaktadır. İmalatçının sorumluluğundan doğan tazminat davalarıda, haksız eylemden doğan davalardaki yönteme göre çözümlenmelidir. Bu nedenledir ki, haksız eyleme ilişkin hükümlerin bu davlarda da uygulanması gerekir. Haksız eyleme ilişkin davalarda davacı genel hükümlere göre davasını davalının ikametgahında açabileceği gibi HUMK. nun 21. maddesi uyarınca haksız eylemin meydana geldiği yer mahkemesinde de açabilir. Başka bir ifade ile, bu konudaki seçimlik hak davacıya aittir. Davacı seçimlik hakkını kullanarak davayı haksız eylemin meydana geldiği yerde açtığına göre yetkili olan yer mahkemesinde açtığı kabul edilmelidir. Mahkemenin açıklanan bu olguları ve özellikle, HUMK. nun 21.maddesi hükmünü göz ardı etmek suretiyle davanın yetki yönünden reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç : Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 2.10.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.