 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 2001/3682
K: 2001/7538
T: 12.7.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ISLAH
- MÜDDEABİHİN TEZYİDİ
ÖZET: Her ne kadar ıslah konusundaki yasal düzenlemeler ve HUMK'nun 87/son maddesinde yazılı "müddei ıslah suretiyle müddeabihi tezyit edemez" cümlesinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi karan karşısında; doğmuş bir hakkın ilk davada öngörülmeyen bölümünün sonradan ıslah yoluyla istenmesi mümkünse de, ek miktar istemini içeren talebin karşı tarafa bildirilmesi ve eksik harcın tamamlattırılması konusundaki uygulamalara riayet edilmesi gerekil.
(1086 s. HUMK.m.87/son)
(492 s. Harçlar K.m.30)
Davacı Zekeriya vekili tarafından, davalı Mehmet aleyhine 23.3.2000 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.11.2000 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü,
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacı dava dilekçesinde hükmedilecek tazminat miktarına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesini istediği halde son oturumda Anayasa Mahkemesinin HUMK'nun 87/son cümlesinde yer alan "müddei ıslah suretiyle müddeabihi tezyit edemez", cümlesinin iptaline ilişkin kararı gereğince talebini ıslah ettiğini, faizin olay tarihinden itibaren hüküm altına alınmasını talep ettiğini bildirmiştir. Mahkemece davacının bu beyanı gözetilerek hükmedilen tazminatın olay tarihinden itibaren tahsiline karar verilmiştir.
Islah konusundaki yasal düzenlemeler ve Anayasa Mahkemesi kararı, doğan bir hakkın ilk davada öngörülmeyen bölümünün istenmesine engel teşkil etmiyor ise de ek miktar istemini içeren talebin karşı tarafa bildirilmesi ve eksik harcın tamamlatılması konusundaki uygulamalara engel teşkil eden yeni bir durumu yaratacak bir içerik taşımamaktadır. Somut olayda bu koşulun yerine getirilmediği, olay tarihi ile dava tarihi arasında istenmemiş olan faiz miktarının belirlenerek Harçlar Yasası 30. maddeye göre harcın yatırılmamış olduğu görülmektedir. Yerel mahkemece açıklanan eksiklik giderilmeden bu bölüm istekle ilgili olarak da hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12.7.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.