 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E : 2001/3092
K : 2001/6977
T : 28.06.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı Necmettin E... vekili Avukat Yaşar G... tarafından, davalılar B... Yayıncılık A.Ş. ve diğerleri aleyhine 28.12.1999 gününde verilen dilekçe ile yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle 5.000.000.000 lira manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın 500.000.000 liralık kısmının kabulüne dair verilen 21.12.2000 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılardan B... Yayıncılık A.Ş. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ve dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan zararın ödettirilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem kısmen kabul edilmiş, karar davalılardan B... Yayıncılık A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı 26.10.1999 tarihli Sabah Gazetesinde birinci sayfada "Hoca Yandı" başlıklı yazı ve karikatür ile yazının altıncı sayfasındaki devamında, "kuruş harcayamayacak" ve "karar nasıl uygulanacak" başlıklı yazılar ve resimler nedeniyle kişilik haklarına saldırıldığı gerekçesi ile manevi tazminat istemiştir. Davalılar husumet itirazında bulunmuşlardır. Davacı ve dokuz Refah Partisi yöneticisinin mallarına Maliye Bakanlığı tarafından açılan tazminat davasında ihtiyati tedbir konulduğunu haberin gerçek olup dayanağının bu mahkeme kararı olduğunu davacının tipik özelliklerinin karikatürize edildiğini savunmuşlardır. Yerel mahkemece "Hoca yandı'' başlıklı yayın ve yayının ilginç hale getirmeye çalışan karikatürde, davacının tüm malvarlığına tedbir konulduğu şeklindeki ifadelerin gerçek olmadığını davacının sadece yedi parça taşınmazına tedbir konulduğunu, yayının yeterli araştırma yapılmadan yanlış izlenime neden olacak biçimde ve başlıkla karikatürle abartılarak kişilik haklarına saldırıldığı kabul edilmiştir.
Basın özgürlüğünün sınırını kişinin onur ve saygınlığının korunmasına ilişkin Medeni Kanunun 24. Borçlar kanunun 49. maddesi ile Anayasanın 28. maddesi çizmiştir. Buna göre basının haber verme fonksiyonunu yerine getirirken sınırı gerçeklik, kamu yaran ve toplumsal ilgi, güncellik, konu ile ifade arasında düşünsel bağlılık kuralları ile belirlenmiştir. Haber verme hakkı bu sınırlar içinde kaldığı sürece hukuka uygundur.
Somut olayda Ankara 6. Asliye Hukuk mahkemesinin 1999/405 esas sayılı dosyasında Maliye Bakanlığı tarafından davacı ve seksenyedi arkadaşı aleyhine maddi tazminat davası açıldığı, Hazine vekilince davalıların tüm malvarlıkları üzerine ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati tedbir konulmasının istendiği mahkemece davacı ve bazı davalıların bir kısım taşınmazları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Şu durumda yayın görünürdeki gerçeğe uygundur. Davacının önemli sayılacak miktarda mallan üzerine tedbir konulmasına karşın, tüm mallan üzerine tedbir konulduğu biçimindeki yayın haberin verilişindeki bir ayrıntıdır, iddiada ve mahkeme kararının gerekçesinde karikatür ve tedbir kararına ilişkin yayının gerçeğe aykırı olduğu belirtilmişse de davacının siyasi kimliği, verdiği mal beyannameleri, serveti konusundaki açıklamaları sayısı önemli olmasa da davacının bir kısım taşınmazlarına tedbir konulması hususları gözetildiğin de karikatürün de mizah olarak gerçeği yansıttığı, tüm mallara tedbir konulmamasının haber içerisinde bir ayrıntı olup, davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulmadığından davanın reddi gerekirken açıklanan gerekçelerle kabulü yönünde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28.6.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.