 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 2000/11490
K: 2001/2313
T: 12.3.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- MÜESSİR FİİL NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT
Karar Özeti: Müessir fiil nedeniyle yaralanma sonucu açılan manevi tazminat davasında; davalının sabit olan eylemi davacının fiziki kişilik değerlerine saldın oluşturur. Yaralanmanın hafif olmasından davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturmayacağı sonucu çıkarılamaz. Ayrıca, eyleme davacının neden olması da tazminat istemini tamamen ortadan kaldırmayacağı gibi, davalı yönünden ağır kusur koşulu da aranmaz. (818 s. BK. m. 47, 49)
Davacı Nevin vekili tarafından, davalı Firdevs aleyhine 25.5.1998 gününde verilen dilekçe ile etkili eylem sonucu yaralanma nedeniyle 300.000.000 lira manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının yaralanması sıyrıktan ibaret olup manevi tazminatı gerektirmediğinden davanın reddine dair verilen 24.9.1999 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı Nevin vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Davacı davalının suç teşkil eden eyleminden dolayı yaralandığını belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, 22.6.1996 gün ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gerekçe gösterilmek suretiyle haksız eylemin hafif olduğundan söz edilerek istem reddedilmiştir.
Dosyada bulunan ve dava konusu olayla ilgili olan (Ödemiş Sulh Ceza Mahkemesi)nin 1994/1016 esas sayılı dosyasındaki kanıtlara ve mahkumiyet kararına göre davacının davalı tarafından atılan taşın isabet etmesi sonucu elinden yaralandığı, bunun sonucunda Ceza Mahkemesince TCK'nun 456/4. maddesi gereğince cezalandırıldığı ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Davalının bu eylemi davacının fiziki kişilik değerlerine saldırı oluşturur. Yaralanmanın hafif olmasından davacının kişilik değerlerine saldırı oluşmayacağı sonucu çıkarılamaz. Yine eyleme davacının neden olması da tazminat istemini tamamen ortadan kaldırmaz. Bu yön ancak tazminatın miktarına etkili olabilir. Kaldı ki, BK.nun 49. maddesinde 3444 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonucu ağır kusur koşulu da kaldırılmıştır. Mahkeme'nin hükmüne dayanak yaptığı ve yukarıda tarih ve sayısı yazılı İçtihadı Birleştirme Kararının somut olaya uygulanma olanağı da bulunmamaktadır.
Şu durumda işin esası incelenerek varılacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup kararın bu nedenle bozulması gerekmektedir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 12.3.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.