 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/509
Karar no: 1999/3927
Tarih: 3.5.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- İDARİ YARGI KARARLARINI ETKİSİZ BIRAKACAK ŞEKİLDE İŞLEM TESİSİ
- MANEVİ TAZMİNAT ( İdari yargı kararlarını etkisiz bırakacak şekilde işlem tesisi )
- İDARİ AMİRİN ŞAHSİ SORUMLULUĞU ( Yargı kararını etkisiz bırakmak )
An./m.138,125
743/m.24
818/m.49
DAVA VE KARAR : Davacı Fahrettin Aslan vekili Avukat Şengül Özdemir tarafından davalı Kutlu Aktaş vd. Aleyhine 12.11.1997 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 16.6.1998 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile Dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Dava, idari yargı kararlarını etkisiz bırakacak şekilde işlemler tesis edilmesi nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, Mahkemece dava reddedilmiştir.
Dosyadaki bilgi, belge ve açıklamalardan davacının çalışmakta olduğu vergi dairesinden alınarak il içinde başka bir yere atandığı, bu işlem hakkında yetkisiz kişilerce atama yapıldığı gerekçesiyle yürütmeyi durdurma ve iptal kararı verildiği, bu kararın uygulanması sonucu görevine dönen davacının yaklaşık üç buçuk ay sonra hizmet gereği gerekçesiyle yeniden il içinde başka bir yere atandığı, bu işlem hakkında ise işlem gerekçesinin soyut olup bilgi ve belgeye dayalı olmadığı nedeniyle yürütmeyi durdurma ve iptal kararı verildiği, bu kararın da uygulanması sonucu görev yerine dönen davcının bu kez bir ay sonra yeniden başka bir yere atandığı, eldeki bu dava sürerken idare mahkemesince bu işlem hakkında önceki idari kararları bertaraf edici nitelik taşıdığı nedeniyle yürütmeyi durdurma ve iptal kararı verildiği anlaşılmaktadır. Bu açıklamadan da anlaşılacağı üzere davacının başka bir görev birimine atanmasına ilişkin her üç işlem de idare hukuku açısından yasal bulunmayarak iptal edilmiştir. İdare Mahkemesi kararlarının uygulanmamasının sorumluluk nedeni sayıldığı tartışmasızdır. Olayımızda bütün idari yargı kararları idarece şeklen uygulanmış bulunmaktadır. Ancak bu uygulama yeni tasarruflarla etkisiz hale getirilmiştir. Bilahare bu uygulamayı etkisiz bırakacak ve idare mahkemesi kararını bertaraf edecek şekilde tekrar atama işlemleri yapılmış olması gözetildiğinde, idare mahkemesi kararlarının fiilen uygulanmadığı sonucuna varılmıştır. Bu durum ise davacı yönünden manevi tazminat isteminin haklı olduğunu gösterir. Mahkemece davanın reddine gerekçe yapılan hususlar ancak hükmolunacak tazminatın kapsamının takdir edilmesinde gözetilebilir, davanın tümden reddini gerektirmez. Mahkemece yapılacak iş, her bir idari işlem nedeniyle hangi davalıların sorumluluklarının bulunduğunu, o davalıların atama işlemlerindeki görev ve yetkileri de belirlendikten sonra varılacak uygun sonuç çevresinde davacı yararına tazminat takdir edilmesinden ibarettir. Bu yönün gözetilmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.