 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/7869
Karar No : 1999/1440
Tarih : 23.2.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki manevi tazminat davası üzerine yapı yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine iliş hükmün davacı avukatı tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilme üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde temyize davacı adına avukat Rıza Nurettin S... ile diğer taraftan davalı Erzan E...'nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak ten isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan hazır bulunanların son açıklamaları dinlenildikten ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi gereği görüşüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY AÇIKLAMASI
Davacı, davalının hakaret teşkil eden sözlerinden dolayı haklarının saldırıya uğradığını belirterek tazminat isteminde bulunmuştur.
Mahkemece davaya konu edilen sözlerin davalı tarafın söylendiğinin kanıtlanmadığı gerekçesi ile istem reddedilmiştir. Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dairece yerel mahkemenin red gerekçesi yerinde görülerek onanmıştır. Yerel mahkemenin red gerekçesine ve o gerekçeyi uygun dairenin onama kararına katılamıyorum. Şöyleki;
Davacı,kat malikleri toplantısı sırasında çıkan tartışma üzerine davalının kendisine "Hayvan herif" diye nitelemede bulunduğunu, iddia etmiştir. Bu sözlerin davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığının kanıtlanması,ancak tanıkların beyanları ile açıklığa kavuşacaktır. Uyuşmazlığın çözümünde başkaca bir hukuki sorun bulunmamaktadır. Bundan dolayıdır ki, tanık beyanlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Konu ile ilgili olarak,yanların eşleri yeminsiz olarak dinlenmişler ve bu tanıklar eşlerinin iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklamada bulunmuşlardır. Bunun dışında davacı,Oğuz K... ve Harun K..'i tanık göstermiştir. Bunlardan Oğuz K... olay sırasında sert tartışmalar ve bağrışmalar olduğunu, ancak davaya konu edilen sözlerin söylendiğini duymadığını,diğer tanık Harun K... ise toplantı sırasında karşılıklı sert tartışmalar olduğunu bunun üzerine davalının ayağa kalkarak ,"selçuk beye hitaben hayvanlaşmayın diye söyledi..." biçiminde açıklama yapmıştır. Yeniden sorulması üzerine bu beyanında ısrar etmiştir.
Davalı tarafından gösterilen tanıklardan Tülin A..., tartışma olduğunu , ancak davaya konu edilen sözün,davalı tarafından kullanıldığını duymadığını, Oy a S..., duymadığını ve ilaveten söylemediğini belirtmiştir. Davalının gösterdiği diğer tanık Kamil S... ise olayın meydana geldiği toplantıda bulunmadığını ancak davalı ile sonradan yaptığı görüşmede, davalının kendisine "...ben toplantı sırasında Rasim bey'e karşı dava konusu edilen sözleri söyledim, ancak o benim evladım yaşında,bunda ne var ,niye dava açmış ,sen gel tanıklık yap..." biçiminde açıklamada bulunmuştur.
Yukarıya ilgili kısmı ve özeti alınan tanık beyanlarından çıkan sonuç,davalı tarafından davacıya hitaben,"hayvanlaşmayın"biçiminde kişilik haklarına saldırı teşkil edecek sözü kullandığı sonucuna varmak gerekir. Diğer tanıkların, duymadıklarını söylemeleri, iddiayı yeminli beyanları ile doğrulayan tanık beyanlarının yok sayılması sonucunu doğurmaz.
Açıklanan nedenle, çoğunluğun onama görüşüne katılamadığımdan, kararın bozulması gerektiği düşüncesindeyim. 23/2/1999
KARŞI OY AÇIKLAMASI
Dava kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, davalının kendisine "hayvan herif" demek suretiyle hakaret ettiğini bildirerek l milyar Lira manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Yerel mahkemede yapılan yargılama sonunda; hakaret niteliğini taşıyan sözün davalı tarafından söylenmediği, yani ermediğini kabul etmek suretiyle davanın reddine karar ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
And verilmek suretiyle dinlenen tanık Harun K... ifadesinde özet olarak olay günü kat malikleri toplantısında hazır bulunan yanların tartıştıkları sırada, davalının davacıya hitaben hayvani hakaret ettiğini bildirmişlerdir. Yanlarla hiç bir akrabalık ve yakınlığı saptanmayan tanığın bu samimi beyanı uyarınca davalının sorumluluğu yönünde karar verilmesi gerekirken dinlenen diğer tanıkların soyut ifadelerine üstünlük tanımak suretiyle davanın reddine doğru değildir. Bu nedenlerle sayın çoğunluğun davanın reddine ilişkin kararın onanması biçimindeki düşüncesine katılamıyorum. 23/2/1999