 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/6105
Karar No : 1997/10490
Tarih : 6.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki trafik kazasından doğan tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı toplam 105.000.000 lira maddi ve manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine fazlaya dair manevi tazminat istemi ile davacı Arif'e Çakmak'ın tüm maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine ilişkin hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların temyiz itirazları rededilmelidir.
2-Davacılardan Arife'nin temyizine gelince: Ölen 3 aylıkken onun babası ile evlenen ve 12 yaşına gelinceye kadar annelik görevini sürdüren kişidir. Destekten yoksun kalma tazminatı ölenin destek olduğu ya da destek olmasının beklenir durumlarda bulunduğu olaylar için verilir. Arife'nin ölenle belirtilen yakınlığı gözetilmeksizin yararına destekten yoksunluk tazminatı verilmemiş ve manevi tazminat takdir edilmemiş olması bozma nedenidir.
3-Arife'nin dışındaki öteki davacıların temyizleri bakımından ise: Borçlar Kanunun 47.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri gözönünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun macına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktarı mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1996 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkca gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleride karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Dava konusu olayda olayın gelişimine ve kusur dağılımına göre yararlarına takdir edilen manevi tazminatlar azdır. Daha üst düzeyde tazminat takdiri için kararın bozulması gerekir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın (2) nolu bendde gösterilen nedenlerle davacılardan Arife (3) sayılı bendde açıklanan nedenlerle öteki ilk bentteki nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılardan alınması gereken onama harcı 3.780.000 lira peşin alınmış olduğundan ayrıca harc alınmasına yer olmadığına ve temyiz eden davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 6.11.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.