Hukuki.NET

T.C.      
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/2030
Karar No : 1996/2448
Tarih : 28.03.1996

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
    DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalılardan Göksel Denizcilik A.Ş. hakkındaki davanın reddine, diğer davalı Mehmet Sami Telli aleyhine açılan itirazın iptali davasının kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına ve asıl alacak üzerine hesaplanacak inkar tazminatının adı geçen davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün (...) temyiz edilmesi üzerine (...) gereği görüşüldü.
 
    KARAR : Davacı Tamer Mustafa (Yediemin) davalılar Mehmet Sami Telli (alacaklı) ve Göksel Madencilik Ticaret AŞ.(borçlu) aleyline, yedieminlik ücretinden doğan alacağı için 15.000.000 liralık icra takibinde bulunmuş, takibe itiraz edilmesi üzerine itirazın kaldırılması için bu dava açılmış, mahkemece borçlu aleyhine açılan davanın reddine, alacaklı aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş, kararı alacaklı (davamızdaki davalı) temyiz etmiştir.
    Davaya konu edilen yedieminlik ücretine sebep olan takipteki gelişmelerin özeti de aşağıdadır: alacaklı Mehmet Sami Telli, Göksel Madencilik Ticaret AŞ'den 26.817.760 liralık alacağı için İstanbul 13. İcra Müdürlüğü'nün 1993/3973 sayılı dosyası ile 17.3.1993 tarihinde takip başlatmış, aynı gün İstanbul 4. İcra Müdürlüğü'nün 1993/471 sayılı takip dosyasında borçlunun toplam 27.000.000 liralık menkul mallarına haciz konulmuş, haczedilen mallar günlük 40.000 lira yediemin ücreti belirlenerek yediemin tayin edilen Tamer Mustafa Vuran'a teslim edilmiş, takip alacaklısı 1 aylık yediemin ücretini avans olarak peşin ödemiş, takip borçlusunun borcu ödemesi nedeniyle 9.4.1993 günü haczin kaldırılmasına karar verilmiş, alacaklının icra dosyasındaki parayı 14.4.1993 günü aldığı görülmüştür. Haczin yukardaki tarihte kalkmasına rağmen hacizli malların yedieminden alınması konusunda herhangi bir talep ve işlem olmamış, yediemin 6.5.1993 günü avans olarak yatırılmış bulunan 1 aylık ücreti almış, 17.4.1994 tarihli dilekçe ile de yediemin deposunu naklettiği yeni adresini bildirmiş, 15 Ekim 1995 tarihine kadar hesaplanan 37.720.000 liralık yediemin ücretinin 15.000.000 lirası için de davaya konu edilen icra takibinde bulunmuştur.
    Yukardaki gelişmeler ışığında çözülecek sorun, borcun ödenmesi nedeniyle kaldırılan hacze rağmen yedieminde muhafaza edilmeye devam edilen malların yediemin ücretinden takibi yapan alacaklının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemenin kararına dayanak yaptığı İİK'nun 59, 90 ve 95. maddeleri ile HUMK'nun 12. faslında yer alan ve dava masraflarını düzenleyen hükümlere göre, takip veya dava sırasında ilgili gerekli masrafları yapacak, sonuçta kim haksız çıktı ise masraflar ona yükletilecektir. Somut olayda alacaklı (davalı) alacağını almış ve takipte haklılığı kesinleşmiştir. Alacaklının alacağını aldığı tarihten sonrası için yedieminliğin devamı konusunda bir talebi ve işlevi yoktur. Haczin kaldırılmasından sonra malların yedieminde muhafazasından yararlanan borçlu ile yediemin ücretinden yararlanacak olan yediemindir. Borçlu biran evvel yediemindeki malları alıp yediemin ücretinin artmasına sebep olmayacaktır. Yediemin de, yedieminlik ücreti nedeniyle hapis hakkı bulunan malların değerini çok aşan yedieminlik ücretine sebep olmama durumundadır. Sonuç olarak, takip alacaklısının takibinde haklılığı, alacağını tahsil etmiş olması, haczin kaldırıldığı dönemden birkaç gün sonrasına kadar olan yedieminlik ücretini avans olarak ödemesi, sorumluluğu için başka bir neden de bulunmaması nedeniyle kararı temyiz etmiş bulunan alacaklı davalı hakkında verilmiş bulunan kararın bozulması gerekir.
 
    SONUÇ : Yukardaki nedenlerle kararın BOZULMASINA (...) (28.03.1996).
 
 
          KARŞI OY YAZISI
    Yargı yoluna başvuran ya da icra kovuşturmasına geçenlerle karşı taraflar arasındaki giderlerin yükümlüsünün saptanması bir iç sorundur. Bu konudaki uyuşmazlık rücu aşamasında çözüme kavuşturulur. Sorun bu giderlerin alacaklısının (örneğin yedieminin) öncelikle ödetme isteyebileceği kişinin belirlenmesidir.
    Yargı yoluna başvuranın (dava açanın) durumu ile icra kovuşturmasına geçen (alacaklı) arasında düzenleme bakımından bir ayrıcalık yoktur.
    "Mahkemenin ihtiyati tedbir isteyenin yediemin ücretini mahkeme veznesine yatırmadan dava konusu menkul malın yediemine teslimine karar vermemesi gerekir (m.414); hiç değilse ihtiyati tedbir kararını icra edecek memurun, yediemin ücreti peşin yatırılmadıkça dava konusu malı yediemine teslim etmemesi gerekir. Buna rağmen, yediemin ücreti peşin alınmadan dava konusu mal yediemine teslim edilmiş ve dava sonuçlanmış ise yediemin, ihtiyati tedbir koydurmuş olan taraftan ücretini isteyebilir. İhtiyati tedbir koydurmuş olan taraf, davayı kazanmış olsa bile durum böyledir; yediemine ücretini ödedikten sonra bunu davayı kaybetmiş olan taraftan isteyebilir (Yani ona rücu edebilir)."(B.KURU. Hukuk Muhakameleri Usulü, C3,1991. sh.3052). Bu konudaki Dairemiz Kurulu'nun 6/6/1979 gün 3449/7513 sayılı kararıda aynı doğrultudadır (YASA HUKUK DERGİSİ. 1980/10. sh. 1439).
    "Alacaklı haczedilen menkul malların borçlunun elinde bırakılmasına muvafakat etmezse, gideri peşinen alacaklıdan alınarak (m.95.m.59) haczedilen menkul mallar uygun bir yerde muhafaza altına alınır. (m.88.II c.1)" (B.KURU.İcra ve İflas Hukuku, C.1;1988.sh.638). Depo ve garajlarda muhafaza edilecek hacizli malların bu yerlere getirilmesi, teslimi, yerleştirilmesi ve geri alınması işleri ilgili icra dairesince yerine getirilir. Bu işlere ait giderler, icra dairesince alacaklıdan peşin alınan avanstan karşılanır. (Yönetmelik m.27)". (İbidem 639)
    Şu duruma göre yedieminin öncelikle muhatabı alacaklıdır. Bu bakımdan yerel mahkemenin kararı doğrudur. Öncelik durumu nedeniyle borçlu hakkındaki davanın reddi uygundur. Alacaklı, ücreti ödedikten sonra rücu edebilir.
    Dairemiz Kurulunun çoğunluğunca bozma kararı ise yediemini ücret almaktan yoksun bırakacak nitelik taşımaktadır. O nedenle işin esasının incelenmesi gerektiği görüşündeyim (28.03.1996).
  Üye
          Erbaş TAYLAN
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini