 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/4044
Karar no : 1995/4265
Tarih : 22.5.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat davasının HUMK nün 409.maddesi gereği işlemden kaldırılmasına davalılardan Cengiz K... ve Sebahattiın K... hakkındaki davanın feragat yönünden reddine. 3.000.000 lira manevi tazminatın 31.8.1991 olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte diğer davalılar Suat K... ve Zafer A... müştereken ve müteselsilsin alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davalılardan Suat K... ve Sebahattin K... avukatı ile davacı avukatı taraflarından temyiz edilmesi üzerine tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi gereği konuşuldu.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların temyiz itirazlarının reddi gerekir .
2-Davacının temyizine gelince Borçlar Kanununun 47.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri gözönünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktarı mevcut halde elce edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay içtihadı Birleştirme kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlarda açıkça gösterilmiştir.Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu olan işte davacının yaralanma derecesi ve yukardaki ilkeler gözönüne alındığında hüküm altına alınan miktar azdır. Esasen ılımlı olan talep göz önüne alınarak daha üst düzeyde miktara hükmedilmek üzere karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda 2 nolu bentte Gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA davalılar temyiz itirazlarının ilk bendindeki nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan savacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22.5.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.