 |
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E. 1993/1258
K. 1993/7866
T. 3.5.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TESBİT DAVASI
- İDARİ İŞLEM
- GÖREV
KARAR ÖZETİ Sulh hukuk mahkemelerinin görevi, HUMK.nun 8. maddesinde ve diğer bazı yasalarda özel olarak belirlenmiştir. Bu yasalarda, sulh hukuk mahkemelerine hasımsız tesbit davalarına bakma görevi verilmemiştir.
Olayımıza özgü, duruma gelince; davaya konu olayda öğretmen olan. davacının atamasının sağlanması amaçlanmış olup idari bir işlem olduğundan idari işleme konu olabilecek veya idari bir kararın alınmasına esas tutulacak konularda adli yargı görevli olmayıp, idari yargı görevlidir.
(1086 s. HUMK. m. 8)
Çaycuma Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 17.3.1992 tarih, E. 1991/533, K. 1992/131 sayılı kararının temyiz edilmemekle kesinleşmesi ve yürürlükteki kanuna aykırı olduğu iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 22.1.1993 gün, Hukuk: 1961 sayılı yazılarıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulmasının istenmesi üzerine gereği düşünüldü:
Davacı Yusuf, 23.9.1991 tarihli dava dilekçesinde; Çaycuma İlçesi'ne bağlı H Köyü'nde öğretmen olarak görevli bulunduğunu, babası Yusuf'un Zonguldak'ta kalp ve hipertansiyon hastalığından tedavi görmekte olup bakım ve gözetime muhtaç olduğunu, bu nedenle babasına bakmakla yükümlü olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiş; mahkemece, istek doğrultusunda karar verilmiştir.
1- Sulh hukuk mahkemesinin görevi, HUMK.nun 8. maddesi ve diğer bazı kanunlarda özel olarak belirlenmiştir. Bu kanunlarda sulh hukuk mahkemesine, hasımsız tesbit davalarında görev verilmemiştir.
2- Diğer yandan; tesbit davası, eda davasının öncüsüdür. Bu nedenle tesbit davasını görmekle görevli mahkeme, eda davasına bakacak mahkemedir. Dosya içeriğinden öğretmen olan davacının söz konusu davayı babasına bakmakla yükümlü olduğu gerekçesiyle, başka bir yere naklini sağlamak için açtığı anlaşılmaktadır. Bu şartların kanıtlanması halinde davacının atanması söz konusu ise, şartların varlığının, atama işlemini yapacak olan merci tarafından belirlenmesi esastır. İdari bir işleme konu olabilecek veya idari bir kararın alınmasına esas tutulacak konularda adli yargıya başvurulamaz. Böyle bir konuda karar verme yetkisi idari yargı merciine ait bulunmaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 3.6.1987 gün ve 1987/4-298-452 sayılı içtihadı).
Bu bakımdan, her iki durumda görev yönü nazara alınmaksızın davanın esasına girilerek Sonuçlandırılması usul ve kanuna aykırı görülmüştür.
SONUÇ Yukarıda açıklanan nedenlerle Cumhuriyet Başsavcılığı'nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına (BOZULMASINA) ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 3.5.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.