 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E. 1992/11675
K. 1993/630
T. 1.2.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İCRA TAKİBİNİN İPTALİ
HACZİN GEÇERLİLİK SÜRESİ
ÖZET Haciz iki yıl süre ile geçerliliğini korur ve taşınmazın el değiştirmesi halinde yeni maliklere karşı da ileri sürülebilir. Belirtilen süre içinde, satışın istenmemesi halinde, kayıt üzerindeki şerh kendiliğinden düşer
(2004 s. İİK. m. 106, 110)
Taraflar arasındaki muvazaalı senedin ve bu senede davalı icra takibinin iptali ile tapu kaydı üzerindeki haczin fekki davası üzerine yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu:
Haciz nedeniyle satışı istenen taşınmaz üzerine alacaklı olduğunu iddia eden davalı Fati tarafından ilk haciz 28.10.1985 tarihinde konulmuştur. İİK. nun 106. maddesi uyarınca bu haciz iki yıl süre ile geçerliliğini korur ve taşınmazın el değiştirmesi halinde yeni maliklere karşıda ileri sürülebilir. Belirtilen süre içinde satışın istenmemesi halinde kayıt üzerindeki şerhin 'kendiliğinden düşeceği yine aynı Yasanın 110. maddesinde belirtilmiştir..
Somut olayda, davacı tarafından açılan hükmen tescil davası 28.12.1987 tarihinde karara bağlanmış ve yer davacı adına 8.3.1988 tarihinde tescil edilmiştir. Bu duruma göre yerin davacı adına tapuya tescil edildiği tarihte taşınmaz üzerindeki davalı Fati lehine hukuki sonuç doğuracak bir hacizden söz etmek mümkün görülmemektedir. Çünkü davalı Fati tarafından 28.10.1985 tarihinde konulan haciz için, iki yıl içinde satış istenmediğinden 28.10.1987 tarihinde düştüğünün kabulü gerekir. Bundan sonra ve 19.4.1988 tarihinde konulan hacizde yerin davacı adına tescilinden sonra rastlaması ve artık taşınmazla ilgisi kalmayan davalı Hasan'ın borcundan dolayı konulduğu anlaşıldığından, bu haciz şerhi davacıyı bağlamaz ve hukuki sonuçta doğurmaz.
Açıklanan hususlar göz önünde tutularak, istemin kabulü biçiminde hüküm kurulmak gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın belirtilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 1.2.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|