 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1990/4299
K: 1991/3549
T: 09.04.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğan birleştirilen tazminat davaları üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı toplam 28.390.330 lira maddi ve manevi tazminatın 1.12.1986 olay tarihinden yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara payları oranında ödenmesine ilişkin hükmü davalı Ünallar Maden ve Mermer San. Ltd. Şirketi avukatı tarafından duruşmasız, davalılar Anıltaş, İthalat, İhracat, Pazarlama Anbalaj San. A.Ş. ve Ali S. avukatı tarafından da duruşma istekli olarak temyiz edilmesi üzerine (...) dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - (...)
2 - Ölenin karısı olan davacı Asiye Gülay Ö. çocuksuz 31 yaşında olup bir kamu kurumunda mühendis olarak çalışmaktadır. Mahkeme davacının % 20 evlenme şansı olacağı kabul eden bilirkişi raporunu esas alarak hüküm kurmuştur.
Oysa evlenme şansı ve oranının belirlenmesi, özel ve teknik bilgiyi gerektirmeyen bir değer yargısına bağlıdır. Medeni Kanun'un 4. maddesi takdir hakkının hakim tarafından hakkaniyete uygun olarak kullanılacağını kabul etmiştir. Bu nedenle evlenme şansının ve oranının özellikle yaş, mizaç, sosyal koşul, yerel ortam, aile bağları, sağlık, fiziki görünüş, iktisadi durum, evlenme isteği gibi faktörlere gözönünde tutularak hakim tarafından belirlenmesi zorunludur. Hakim, ancak görev yaptığı çevreye yabancı ise dul olan kişilerin tekrar evlenebilme olanaklarıyle ilgili örf adeti ve sosyal çevreyi bilirkişi aracılığıyla tesbit edebilir; buna rağmen somut olay kişinin evlenme şansı olup olmadığı, varsa oranın belirlenmesi için nitelendirme yapmak hakime aittir.
Olayımızda böyle bir araştırma yapılmamıştı. Kaldı ki davacının yaşı, çocuksuz olması ve meslek sahibi bulunması nedeniyle oluşan sosyal çevresi gözetildiğinde % 20 evlenme şansının kabul edilmesi de hatalı olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş, evlenme şansını tüm olgular gözetilerek belirleyip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 2. bentte gösterilen nedenle temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, 9.4.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.