 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1989/1330
K: 1989/3116
T: 04.04.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 582.000 liranın dava tarihi olan 16.12.1986 tarihinden itibaren % 30 kanuni faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : Dava 6570 Sayılı Kanunu 15 ve 16. maddeleri hükümlerine dayanan tazminat isteğidir. Davalı Abidinpaşa Bağlarbaşı sokağındaki 8/15 numaralı apartman dairesini mesken olarak kullanması için davacıya aylığı 8000 liradan kiraya vermişse de 25.6.1984'te burada oğlunu oturtacağından söz ederek açmış bulunduğu tahliye ve alacak davası sonunda kiralanın boşaltılmasına 4.12.1984'te karar verilmiştir. Tarafların temyiz yoluna başvurmaları üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesince hükmün tahliyeye ilişkin bölümü onanmış, kira alacağına ilişkin isteğin reddine dair bölümü bozulmuştur. Bozmaya uyularak verilen kararda ise bir sonraki dönem için aylık kiranın 11.400 lira olduğu tesbit edilerek ona göre hüküm kurulmuştur. Tahliye ilamı icraya konulduğunda davacı kiralananı boşaltıp anahtarını 22.5.1985'te icra müdürlüğüne teslim etmiştir. Daha sonra davacının şikayeti üzerine hakkında açılan kamu davası sonunda davalının boşaltılan yeri kendi ihtiyacında kullanmayıp başkasına kiraya verdiği anlaşılmakla mahkumiyetine dair verilen karar Yargıtay 7. Ceza Dairesince onanmakla kesinleşmiştir. Dava dilekçesinde davacının uzun süre ev bulamayıp bir süre akrabalarının yanına sığındıktan sonra 10.11.1986'da aylığı 60.000 liradan yeni bir yer kiraladığı ileri sürülerek önceki kira 11.500 lira ile sonraki kira 60.000 lira arasındaki farkın bir yıllık tutarı olan 582.000 liranın ödetilmesi istenilmektedir. Davalı savunmasında tahliye tarihinden sonra oğlunun askere gittiğini dairede yeni kira üzerinden oturması için davalıya öneride bulunmuş ise de kabul etmediğinden başkasına kiraya vermek zorunda kaldığını bildirmiştir. Mahkemece deliller toplandıktan sonra yerinde keşif yapılarak taşınmazın o tarihlerdeki kirasının ne kadar olabileceğinin tesbitine karar verilmiştir. Alınan 16.3.1987 günlük bilirkişi raporunda kiralananın aylık kirasının 1.2.1982'de 8000 lira olmasına göre kovuşturan her yeni dönem itibariyle 1.22.1983'da 9.600 lira, 1.2.1984'de 11.520 lira, 1.2.1985'de 14.515 lira ve 1.2.1986'da 17.435 lira alacağı ve yeni yerin kirası olan 60.000 liranın ise olağan rayice uygun bulunduğu tesbit edilmekle beraber mahkemece hesap şekli gösterilmeksizin bir yıllık kira farkı olarak istek gibi 582.000 liranın davanın açıldığı 16.10.1986 gününden itibaren kanuni faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
1 - Hakkında açılan kamu davasında davalı kendisini savunurken oğlunun askere gitmesi nedeniyle dairenin boş kaldığını ve geçimini sağlamak için başkasına kiraya verdiğini bildirmişse de sabit olan bu yön mahkemece sadece takdiri hafifletici sebep olarak kabul edilip eylemine uyan 6570 sayılı kanunu 7/b ve 15. maddeleri yoluyla 16. maddesi uyarınca cezalandırılmıştır. Kendisi bu davadaki savunmasında ayrıca tahliyeden sonra evini kiralaması için davacıya öneride bulunduğunu bildirmişse de, o konuda bir delil ibraz ve ikame edememiştir. Kaldı ki bu öneri eski değil, yeni kira üzerinden yapıldığına göre böyle bir öneriyi kabul etmesi davalıdan beklenemez. O halde dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir yolsuzluk görülmemesine, özellikle açıklanan nedenlere ve ceza hakiminin hukuk hakimini de bağlayan mahkumiyet kararı karşısında kiralananın mücbir sebeple başkasına kiraya verildiği kabul edilemiyeceğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Kural olarak davacı, tahliye tarihinden itibaren malvarlğında üç yıl içinde gerçekleşen zararını isteyebilir. Ancak tazmin borcunu oluşması için zararın doğmuş olması gerekir. Bunun miktarı ise malvarlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile bu olay meydana gelmeseydi mevcut olacak durumu arasındaki farktan ibarettir.Dava dilekçesinde zarar olarak iki yer arasındaki kira farkının bir yıllığının ödetilmesi istenilmektedir. Davacı yeni yeri 10.11.1986 tarihinde kiraladığına göre hesabın o tarihten sonrası için yapılması gerekmektedir. Bu durumda eski kiranın birbirini kovalayan her yeni dönem başında olağan rayicin değişmesi nedeniyle yasal tutara çıkarılması zorunludur. Bilirkişi raporunun da bu yön gözetilerek her yeni dönemin başında aylık kiranın ne kadar olacağı tesbit edilmiştir. O halde mahkemece bir yıllık kira farkının 1.2.1986 tarihinde başlayan dönemde kalan bölümü için 17.435 liradan ve 1.2.1987 tarihinden başlayan dönemde kalan bölümü için ise şekilde tesbit edilecek miktar üzerinden hesaplanması gerekirken her iki dönemde kalan bölümler için 11.500 lira üzerinden yapılan hesaba göre hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yalnız 2. bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 4.4.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.