 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1988/7866
K: 1988/10833
T: 16.12.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma hasar tazminatı davalı üzerine yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı bilirkişi heyetince tesbit edilen 1.500.000 lira davacı zararının davalının 5/8 oranında kusuru olması nedeni ile 937.500 lirasının dava tarihinden itibaren % 30 kanuni faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazla isteğin reddine, davacıyı dava dışı (H.T.)'un aleyhine dava açmakta muhtariyetine ilişkin hükmün süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu :
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davalının tüm ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Dava trafik kazasından doğma hasar tazminatı isteğine ilişkindir. Dava dilekçesinde davacı (4 no'lu bend) "kazanın oluşu tamamen davalının kusurlu sevk ve idaresinden kaynaklanmış olup, velev ki dava dışı olan kişiye de kusur izafe olunsa dahi biz davada istenen tazminatın tamanının davalıdan müteselsilen tahsilini talep etmekteyiz" denilmek suretiyle teselsül hükümleri gözetilerek talepte bulunulduğu açıkça anlaşılmaktadır. Gerçekten de olayın vukuunda traktör sürücüsü olarak davacının kusurunun bulunmadığı dava edilen (O.G.)'in 5/8 ve dava dışı olup olaya karışan (H.T.)'un da 3/8 nisbetinde kusurlu bulundukları hükme esas alınan bilirkişi raporuyla tesbit edilmiştir. Borçlar Kanununun 50 inci maddesi uyarınca zararın vukuuna neden olanlar zarar görene karşı müteselsilen sorumlu oldukları gibi aynı Kanunun 142 nci maddesi uyarınca zarar gören müteselsil borçlulardan birinden zararın tamamını talep edebilir. Davacının isteği bu yolda olduğu halde gerçekleşen zararın tamamı yerine davalının 5/8 oranında sorumlu tutulacak şekilde hüküm kurulmuş olması davacının talebine ve anılan yasa hükümlerine aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın ikinci bentte gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA, 16.12.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.