Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1997/1847
K. 1997/2141
T. 24.3.1997

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
AVUKATA HAKARET
MAHKEMEYE VERİLEN DİLEKÇE
İLETİŞİM ÖGESİ
 
KARAR ÖZETİ : Sanığın, Sulh Hukuk Hakimliğine verdiği dilekçe içeriğinden, katılan avukata yokluğunda sövdüğü ve "iletişim" ögesinin gerçekleştiği olayda eylemi, TCK.nun 482/1, 273. maddelerine uyan suç oluşmuştur.
(765 s. TCK. m. 482/1, 273)
 
Görevliye sövme suçundan sanık Hamdiye hakkında, TCY.nın 266/1, 72; 647 sayılı Yasanın 4. maddeleri uyarınca, sanığın 1.700.000 lira ağır para cezasıyla hükümlülüğüne ilişkin (Hayrabolu Asliye Ceza Mahkemesi)'nden verilen 1995/120 esas, 1995/190 karar sayılı ve 27.12.1995 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanık Hamdiye tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 13.12.1995 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 7.3.1997 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü:
 
Yargıtay C. Başsavcılığı'nın düzeltme isteyen tebliğnamesinde: "Davacı vekili olan katılan Ercan'ın, Sulh Hukuk Mahkemesinde açtığı tahliye davasında, davalı olan sanık Hamdiye yargıçlığa hitap eden 5.12.1994 tarihli "cevap dilekçesini" iki oturum arasında yargıca göstermiş ve (dosyasına) açıklaması ile dilekçenin dosya içine havale işlemi gerçekleşmiştir. Anılan dilekçe, Sulh Hukuk Mahkemelerindeki usule göre, davacı vekili katılana tebliğ edilmemiş olup tebliği de zorunlu bulunmamaktadır."
 
"Suç konusu dilekçenin başlık ve içeriğinden T.C. Yasasının 268. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen ve (yüze karşılık) ile eşit sayılan (görevliye hitap edilen ya da hitap edildiği anlaşılan) öğelerini de içermediği anlaşılmaktadır."
 
"Katılan 29.12.1 994 tarihli oturumda dilekçenin varlığını öğrendiğinde bir örneğini istemiş, yargıç da elden verildiği hususunu tutanağa geçirmiştir."
 
"İddianamedeki niteleme "5.12.1994 tarihinde yargıcın dosyaya havale ettiği savunma dilekçesi ile sövme" biçimindedir, suç konusu dilekçenin, katılana tebliğ edilmediği hususundaki belirginlik karşısında, 29.12.1994 tarihli oturumdaki (verme) işlemi ile bunun tebliğ edildiği ya da dilekçenin okunduğu biçimindeki bir kabule olanak veremeyeceği düşünülmektedir."
 
"Katılan avukat dilekçeyi almadan gerekli notlar yazmak suretiyle, sanık hakkında yakınmada bulunabilirdi."
 
"Bu suretle sövme suçunun dilekçenin dosyaya havale edildiği tarihte görevlinin yokluğunda ve iletişim öğeleri oluşmuş biçimde işlendiği ve sanığın eyleminin TCY.nın 482/1, 273. maddelerine uyduğu ve aynı Yasanın 268/3. madde ve fıkrasındaki suç öğelerinin gerçekleşmediği nedeniyle 266/3. maddesi ile kurulan hükümle ilgili onama kararının kaldırılması gerektiği sonucuna varılmıştır" denilmektedir.
 
  Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 7.3.1997 tarihli karar düzeltme isteği yerinde görüldüğünden,  
      Hayrabolu Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen 27.12.1995 gün ve 20/190 sayılı hükmün 
      onanmasına ilişkin 27.1.1997 gün ve E. 1996/9481, K. 1997/343 sayılı kararın CYY.nın 322. 
      maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
 
Sanığın, Sulh Hukuk Hâkimliğine verdiği dilekçe içeriğinden, katılan avukata yokluğunda sövdüğünün ve iletişim öğesinin gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında; eyleminin TCY.nın 482/1, 273. maddelerine giren suçu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı biçimde hüküm kurulması,
 
Yasaya aykırı ve sanık Hamdiye'nin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden (HÜKMÜN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24.3.1997 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
 
         KARŞI OY
 
1- T.C. Yasasının 266. maddesi, görevi nedeniyle memurun yüzüne karşı (huzurda) hakareti/sövmeyi, devlet yönetimine karşı suç olarak benimsemiştir. zira, yokluktaki hakaret/sövme, devlet yönetiminin saygınlığını örselemediğinden, yalnızca görevlinin onurunu çiğnemiş bir eylemdir. Korunan varlık/menfaat/değer gözetildiğinde bu doğru bir düzenlemedir.
 
2- Aynı Yasanın 268/3. madde ve fıkrasında ise, yüze karşı (huzurda) hakarete/sövmeye eşdeğerde olan durumlar belirtilmiş; görevden kaynaklandığı takdirde, failin 266. maddeye göre cezalandırılacağı belirtilmiştir. Aynı Yasanın 267. maddesi elbette bu uygulamanın dışındadır.
 
3- T.C. Yasasının 268/3. madde ve fıkrasında hakaretin/sövmenin yüze karşı (huzurda) sayılabilmesi için memurun doğrudan doğruya haberli bulunmasını sağlayacak biçimde araç(lar) kullanılması zorunludur. Maddede geçen memura "hitap edilen"den amacın, doğrudan memura gönderilen yazı olduğunda kuşku yoktur. "Hitap edildiği anlaşılan"dan amacın ise, memura gönderilmekle birlikte, zorunlu olarak memurun bilgisine sunulma anlamında olduğu açıktır. Bu açıdan hukuk yargılamasında, mahkemelere hitaben yazılan ve fakat, yargılama diyalektiğinin gereği olarak, tarafların bilgisine ulaştırma zorunluluğunu gerektiren tüm belgeler/yazılar, bu kavramın içine gireceklerdir. Bu açıdan asliye hukuk, ticaret mahkemeleri ile sulh mahkemeleri arasında bir ayırım yapılamaz. Sulh mahkemelerinde ihlal daha çabuk ve dolayısıyla daha ağırdır. Çünkü yargılama yalınlaştırılmıştır. O bakımdan, asliye, ticaret ve sulh mahkemelerindeki yazılı dilekçelerdeki hakaret(ler)/sövme(ler), karşı tarafın bilgisine zorunlu olarak sözlü ya da yazılı biçimde ulaştırılacağından, "hitap edildiği anlaşılan" kavramına girecektir. Yeter ki, bu ulaştırma gerçekleşmiş olsun.
 
4- Olayımızda, bu koşulların tümü vardır ve bu nedenlerle kurulan hüküm doğrudur.
 
Sami SELÇUK
Başkan
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Suçlar] Dolandırıcılık mı hukuki ihtilaf mı 
  • 25.04.2024 13:09
  • [Alacak tahsil] Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi başlangıcı 
  • 23.04.2024 00:24
  • [Mirasçılık] Abilerim babamı sokağa atıyor. Dedem tapuyu abilerimin üzerine yapmış. 
  • 22.04.2024 06:30
  • [Boşanma davaları] Vasi ataması hk. 
  • 18.04.2024 09:43
  • Beraat sonrası yurtdışı çıkış yasağı kaldırma sorunu 
  • 16.04.2024 15:18


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini