 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1997/1730
K. 1997/1999
T. 18.3.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
GÖREVDE YETKİYİ KÖTÜYE KULLANMAK
SÖVME VE YARALAMAK
ZOR KULLANMAYA YETKİLİ SANIKLAR
SANIĞIN SORGUSU
NİSBİ HARÇ
KARAR ÖZETİ :1- Sanıkların, CMUK.nun 135. maddesinde öngörülen yönteme göre sorguya çekilmemeleri;
2- İdari görev olan "trafik denetimi" yaptıkları sırada suç işleyen sanıklar hakkında, idare kurulunca verilmiş son soruşturma kararı bulunmadan duruşma yapılarak hüküm kurulması bozma nedenidir.
3- Kabule göre;
a) Komiser ve polis memuru olan sanıkların, trafik denetimi yaparken katılana 2802 sayılı Yasanın 88. maddesi hükmüne karşın "peşin idari para cezası uygulamak için ısrarlı davranışları, TCK.nun 228.,
b) Trafik denetiminde durdurdukları katılana; "sen hangi devlete hizmet ediyorsun ulan, oğlum" diye sövüp tartaklayan, zor kullanmaya yetkili sanıkların eylemi, TCK.nun 245. maddesindeki suçu oluşturur.
4- Nisbi harca hükmedilmemesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 240/1-son, 251, 228, 245, 482/3)
(1412 s. CMUK. m. 135)
(2802 s. Hâkimler K. m. 88)
Görevde yetkiyi kötüye kullanma, sövme ve yaralama suçlarından sanıklar Mehmet ile Yüksel hakkında, TCY.nın 240/1-son, 482/3, 251, 72; 647 sayılı Yasanın 4. maddeleri uyarınca 2.325.000 lira ağır para cezasıyla hükümlülüklerine, yaralama suçundan beraatine ilişkin, (Diyarbakır Asliye 3. Ceza Mahkemesi)'ndenverilen 1993/91 esas, 1995/801 karar sayılı ve 19.12.1995 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi katılan Uğur ile sanıklar Mehmet ve Yüksel tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 27.2.1997 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 3.3.1997 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Sanıkların, C.Y. Yasasının 135. maddesinde öngörülen yöntem çerçevesinde sorguya çekilmemeleri,
2) Sanıkların, idari görevlerinden olan trafik denetimi yaptıkları sırada suç işlediklerinin anlaşılması karşısında, haklarında yöntemine uygun idare kurulunca verilmiş son soruşturma kararı bulunmadığı gözetilmeden, iddianame ile açılmış dava üzerine duruşma yapılarak hüküm kurulması,
3) Kabule göre ise;
a) Komiser ve polis memuru olan sanıkların, trafik denetimi yaptıkları sırada ağır ceza mahkemesi başkanı olan katılana 2802 sayılı Yasanın 88. maddesi hükmüne karşın peşin idari para cezası uygulama yolundaki ısrarlı davranışlarının, T.C. Yasasının 228. maddesinde öngörülen suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı biçimde hüküm kurulması,
b) Zor kullanmaya yetkili olan sanıkların, trafik denetimi yapmak amacıyla durdurdukları katılana "sen hangi devlete hizmet ediyorsun ulan, oğlum" gibi sözlerle sövüp tartaklamak ve itelemekten ibaret eylemlerinin, T.C. Yasasının 245. maddesine uyan kişilere kötü davranma suçunu oluşturduğu düşünülmeden, yazılı biçimde aynı Yasanın 482/3 ve 251. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmesi,
4) Nisbi harca hükmedilmemesi,
Yasaya aykırı ve katılan Uğur ve sanıklar Mehmet ile Yüksel'in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden (HÜKÜMLERİN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18.3.1997 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.