 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1996/9368
K. 1996/486
T. 28.1.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
BASIN YOLUYLA HAKARET
DAVAYA KATILMAK
KARAR ÖZETİ : 1- Yakınan vekilinin bilirkişi raporuna itirazla, yeni bir inceleme isteyen dilekçesi katılma isteği niteliğinde olduğundan bu konuda karar verilmesi gerekir.
2- Gazetede yayınlanan, "..il sağlık müdürünün çabalarıyla rüşvetçi olduğu ... oturtuldu", "2. suçu işlemesine ... ortaklık ediyor", "... rüşvete çanak tuttuğuna", "rüşvetin başı olmak..." sözlerinde eylemi hukuka uygun kılan haber verme ve eleştiri sınırları aşılmakla sanıkların suçları oluşmuştur.
(765 s. TCK. m. 482)
(1412 s. CMUK. m. 365)
Hakaret suçundan sanıklar Zehra ile Durmuş'un yapılan yargılamaları sonunda, beraatlerine ilişkin, (Adana Asliye 2. Ceza Mahkemesi)'nden verilen 1993/1383 esas, 1995/1214 karar sayılı ve 7.12.1995 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi katılan Alper vekili tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığının 11.12.1996 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 23.12.1996 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Yakınan vekilinin, ilk bilirkişi incelemesinden sonra buna itirazla yeni bir bilirkişi incelemesi isteğini içeren dilekçesinin katılma isteği niteliğinde olduğu gözetilmeden, bu konuda bir karar verilmemesi,
2- Sanık Durmuş'un yazı işleri müdürü olduğu "............."Gazetesi'nin 17.5.1993 tarihli sayısında sanık Zehra tarafından yazılan "Bakan .............'ya açık mektup" başlıklı başyazıda "(D.) İl Sağlık Müdürü Dr. (A.P.)'nin çabalarıyla rüşvetçi olduğu için alındığı makama geri oturtuldu", "(D.)'nin ikinci suçu işlemesine İl Sağlık Müdürü (A.P.) ortaklık ediyor", "ister istemez İl Sağlık Müdürünün rüşvete çanak tuttuğuna tanık oluyoruz", "Rüşvetçiye arka çıkan (P) de rüşvetin başı olmak için adeta elinden geleni yapıyor" sözlerine yer verilerek, yakınan hakkında küçük düşürücü değer yargılarında bulunulduğu ve böylece eylemi hukuka uygun kılan haber verme ve eleştiri sınırlarının aşıldığı gözetilmeden, genel kasıtla işlenen sövme suçunda özel kasta ağırlık veren bilirkişi düşüncesine dayanılarak beraat hükmü kurulması,
Yasaya aykırı ve yakınan (A.P.) vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden (HÜKÜMLERİN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28.1.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.