 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1996/8295
K. 1996/9884
T. 23.12.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
BASIN YOLUYLA HAKARET
HABERİN GERÇEK OLDUĞUNUN ORTAYA ÇIKMASI
KARAR ÖZETİ : Yakınan hakkında çıkan haberin içeriği karşısında;
1- Bu konuda yakınanın dinlenmesi,
2- Savunmaya ilişkin kanıtların belirlenip toplanması,
3- Hukuk mahkemesindeki ödence davasında dinlenen tanıkların anlatımlarının belirlenmesi,
4-Hukuk davası hükmünün "kesin kanıt" değil, değerlendirilebilir kanıt olduğu ve re'sen araştırma gerektiği gözetilerek haberin gerçeklik derecesinin saptanması,
5-Haberin gerçek olduğu anlaşılırsa, okurların gereksiz merak duygularını doyurma yerine, bu haberin halk tarafından bilinmesinde kamu yararı bulunup bulunmadığının araştırılması,
6-Bulunduğu kabul edildiğinde ise küçük düşürücü değer yargılarının habere eklenip eklenmediğinin incelenmesi gerektiğinde bu konuda bilirkişiden görüş alınarak karar verilmesi,
Gerekir.
(765 s. TCK. m. 480/4)
(647 s. CİK. m. 4)
Basın yoluyla hakaret suçundan sanıklar Fehmi ile Servet hakkında, TCK.nun 480/4; 647 sayılı Yasanın 4. maddeleri uyarınca sanıkları 3.900.000'er lira ağır para cezalarıyla hükümlülüklerine ilişkin (Ankara Asliye 2. Ceza Mahkemesi)'nden verilen 1994/536 esas, 1995/887 karar sayılı ve 5.10.1995 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanıklar Fehmi ile Servet müdafii tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 17.6.1996 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 25.11.1996 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak; yakınan hakkında çıkan haberin içeriği karşısında,
1- Hakaret eylemine esas alınan olayla ilgili olarak yakınanın dinlenmesi,
2- Sanık müdafiinin 25.11.1992 tarihli dilekçesinde sözünü ettiği kanıtların belirlenip toplanması,
3- Hukuk mahkemesindeki ödence davasında dinlenen tanıkların anlatımlarının belirlenmesi,
4- Hukuk davasında kurulan hükmün kesin kanıt değil, değerlendirilebilir kanıt bulunduğu, ceza yargıcının kanıtları kendiliğinden araştırması gerektiği de gözetilerek, hukuka uygun kalıcılık açısından, haberin gerçeklik derecesinin saptanması,
5- Haberin gerçek olduğu ortaya çıktığı takdirde okurların gereksiz merak duygularını doyurma yerine, bu haberin halk tarafından bilinmesinde kamu yararı bulunup bulunmadığının araştırılması,
6- Bulunduğu kabul edildiğinde ise küçük düşürücü değer yargılarının habere eklenip eklenmediğinin incelenmesi ve bu konulardan, gerektiğinde bilirkişiden de görüş alınarak karar verilmesi,
Gerekirken, eksik incelemeyle hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanıklar Fehmi ve Servet müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden (HÜKÜMLERİN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23.12.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.