 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
Esas No : 1996/2529
Karar No : 1996/3585
Tarih : 18.04.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Görevi savsama ve görevliye sövme suçlarından sanık F.E. hakkında TCY'nin 266/3, 251, 230/1, 72, 647 sayılı Yasanın 4. maddeleri uyarınca 2.256.666 lira ağır para cezasıyla hükümlülüğüne ilişkin Kilis Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen 1994/240 Esas, 1995/163 Karar sayılı ve 3.5.1995 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanık F.E.tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C.Başsavcılığı'nın 26.3.1996 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 1.4.1996 tarihinde daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.
KARAR : Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Kadastro Mahkemesi'nin 1985/286 sayılı dava dosyası getirtilip incelenerek ve yerel bilirkişi olarak seçilenler ile görevli jandarma erleri ve görevlendirildikleri savunulan Geçici Köy Korucuları tanık olarak dinlenerek, bilirkişilere keşfin yapılacağı saat (13)'te hazır olmaları için bildirim yapılıp yapılmadığı, Jandarma karakol komutanı olan sanığın ya da geçici köy korucularının güvenlik önlemi nedeniyle keşif yerinde bulunup bulunmadıklarının araştırılması ve sonucuna göre görevi savsama suçunun oluşup oluşmadığının tartışılması gerekirken, bilirkişilerin hazır edilmediği ve güvenlik önlemi alınmadığı gerekçesiyle eksik soruşturma ile hüküm kurulması,
2- Oluşa uygun kabule göre; Jandarma karakol komutanı olan sanığın, keşif yerine gelmekte geciktiğini söyleyerek kendisini uyaran yargıca (sen zamanında gelmezsen ben seni akşama kadar beklemek zorunda mıyım) diyerek karşılık vermesi, yargıca adıyla seslenmesi ve yere çömelip oturarak konuşmalarını senli-benli sürdürmesi eylemlerinin, C.Y.Yasasının 378, 379. maddeleri kapsamına giren keşif düzenini bozucu ve disiplin cezasını gerektirir nitelikte olduğu gözetilmeden ve ne suretle küçültücü olduğu yeterince açıklanamadan öğeleri oluşmayan görevli yargıca sövme suçudan hükümlülük kararı verilmesi,
3- Kabule göre de; sanık hakkında T.C. Yasasının 266/3, 267. maddelerinin uygulanması isteğiyle kamu davası açılıp, aynı Yasanın 266/3. maddesiyle hüküm kurulması karşısında, suçun değişen niteliğinden dolayı ek savunm a hakkı verilmeyerek C.Y.Yasasının 258. maddesine uyulmaması,
SONUÇ : Yasaya aykırı ve sanık F.E.'in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18.4.1996 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.