 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1995/8314
K. 1996/576
T. 25.1.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
(Tanıkların yeniden dinlenmesi)
KARAR ÖZETİ Kanıt kaynaklarıyla yüzyüzelik ve doğrudanlık kuralları uyarınca ilişki kurulmak, sözlülük kuralı gereğince de tanıklar duruşma yapan yargıçlarca bizzat dinlenmek, dolaylı kanıt niteliğindeki tutanaklarla yetinmeyip duruşmada edinilen izlenimlere göre hüküm kurulmasını sağlamak yönünden görevli mahkeme tarafından, görevsizlik kararı veren mahkemece dinlenen tanıkların yeniden dinlenmeleri zorunludur.
(1412 s. CMUK. m. 1, 7)
Yaralama suçundan sanık Ziyattin hakkında, TCK.nın 456/3, 59, 30. maddeleri uyarınca sanığın 4 yıl, 2 ay ağır hapis cezasıyla hükümlülüğüne, 3 yıl kamu hizmetlerinden yoksun bırakılmasına ilişkin, (Erzurum Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 1994/213 esas, 1995/31 karar sayılı ve 14.3.1995 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanık Ziyattin tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 12.12.1995 tarihli onama isteyen tebliğnamesiyle 18.12.1995 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak; yerel mahkeme, verilen görevsizlik kararı üzerine, mağdurun iddiası ve sanığın savunmasını talimat yoluyla almış ve daha önce görevsiz mahkemede dinlenen tanıkların anlatımlarıyla yetinilerek hüküm kurmuştur.
Sağlıklı bir vicdani kanı yargısının oluşabilmesi için, duruşmanın temel İlkeleri doğrultusunda, kanıt kaynaklarıyla yüzyüzelik ve doğrudanlık kuralları uyarınca ilişki kurulmak, sözlülük kuralı gereğince de tanıklar duruşma yapan yargıçlarca bizzat dinlenmek, duruşmada edinilen izlenimlere göre hüküm kurulmak zorunludur. Eğer dolaylı kanıt niteliğinde bulunan ve yalnızca tanık anlatımlarını yansıtan tutanaklarla yetinilirse, kanıtlarla doğrudan ilişki kurmayan ve sözlü olarak onları dinlemeyen yargıcın vicdani kanısına göre hüküm kurulmuş olacaktır ve buda hukuken yeterli olmayacaktır.
CYY.nın 242-244 ve 254. maddelerinin özleri bu yöndedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerin ışığı altında eylemin cezayı indirici ve artırıcı etkenlerin kanıtlanması açılarından yetersiz duruşma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanık Ziyattin'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle (HÜKMÜN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25.1 .1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.