 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1994/494
K. 1994/3004
T. 12.4.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARALAMA
HÜKÜM FIKRASININ GEREKÇEYLE ÇELIŞMESİ
KARAR ÖZETİ Sanık hakkında aynı kişiyi yaralama suçundan tek dava açıldığı ve gerekçeye göre tek eylemin varlığı kabul edildiği halde, gerekçeyle ters düşülerek, sanığın iki kez cezalandırılması ve sonuç olarak gerekçeyle hüküm fıkrasının çelişmesi nedeniyle yok hükmündeki gerekçeyle karar verilmesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 456/14)
(1412 s. CMUK. m. 260)
Yaralama suçundan sanıklar Cesim, Şevket ile Nusret hakkında, TCK.nın 456/1-4. maddeleri uyarınca sanık Nusret'in; 6 ay hapis, sanıklar Cesim ile Şevket'in; 3'er ay hapis cezalarıyla hükümlülüklerine ilişkin, (Kayseri Asliye 1. Ceza Mahkemesi)nden verilen 1991/874 esas, 1992/686 karar sayılı ve 6.11.1992 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanıklar Cesim, Şevket ile Nusret müdafii tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 24.1.1994 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 27.1.199.4 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1- a) Yargılama ve olayın kanıtlanmasına ilişkin gerekçe: Sanık Casim'e yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu;
b) Hukuksal tanı : Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve yasada öngörülen suç tipine uyduğu,
c) Yaptırım : Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık Cesim müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDIYLE HUKMUN ONANMASINA,
2- Sanık Şevket'e yükletilen yaralama suçundan açılan kamu davasıyla ilgili hüküm fıkrasında yasa yoluna konu bir hükmün de bulunmadığı ve bu sanık hakkında zamanaşımı içinde hüküm kurulabileceği,
Anlaşıldığından, sanık Şevket müdafiinin tebliğnameye aykırı olarak, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA ve bu dava ile ilgili olarak dosyanın incelenmeksizin karar mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE,
3- Sanık Nusret'le ilgili hükümlere yönelik temyize gelince; Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak, sanık hakkında aynı kişiyi yaralama suçundan tek dava açıldığı ve gerekçeye göre tek eylemin varlığı kabul edildiği halde, gerekçeyle ters düşülerek, sanığın iki kez cezalandırılması ve sonuç olarak gerekçeyle hüküm fıkrasının çelişmesi nedeniyle yok hükmündeki gerekçeyle karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve sanıklar Cesim, Şevket ve Nusret' in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden (HÜKÜMLERİN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.4.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.