 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1993/5587
K. 1993/6518
T. 5.10.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARALAMA
HAYATİ TEHLİKE
KARAR ÖZETİ Hayati tehlike doğuran eylemi yapan sanık belli olduğu takdirde, öbür sanık hakkında kanıtların kabul ediliş biçimine ve suç niteliğine göre uygulanacak maddenin belirlenmesi,
Bu işlemi işleyen sanık belirlenemediği ve bu eylemde öngörülen hareketin sanıklar tarafından yapıldığı kabul edildiği takdirde haklarında TCK.nun 463. maddesinin uygulanacağının gözetilmesi gerekir.
(765 s. TCK. m. 456; 463)
Yaralama suçundan sanıklar Remzi ile Abdülkerim hakkında, TCK.nın 456/2; 647 sayılı Yasanın 4-6. maddeleri uyarınca 2'şer yıl hapis cezasıyla hükümlülüklerine, cezasının ertelenmesine ilişkin (Göle Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 1991/200 esas, 1992/152 karar sayılı ve 13.10.1992 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanıklar Abdülkerim ve Remzi müdafii tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 1.7.1993 tariihli onama isteyen tebliğnamesiyle 7.7.1993 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü:.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
Katılanın hazırlık ve duruşma anlatımları arasındaki çelişkinin giderilmesi, giderilemediği takdirde hangisinin üstün tutulduğunun açıklanması, katılandan sorularak, hayati tehlike doğuran hidropnömotoraks arızasına neden olan eylemin hangi sanık tarafından yapıldığının araştırılması ve sonucuna göre;
1-Hayati tehlike doğuran eylemi yapan sanık belli olduğu takdirde, öbür sanık hakkında kanıtların kabul ediliş biçimine ve suç niteliğine göre uygulanacak maddenin belirlenmesi,
2- Bu eylemi işleyen sanık belirlenemediği ve bu eylemde öngörülen hareketin sanıklar tarafından yapıldığı kabul edildiği takdirde, haklarında TCY. nın 463. maddesinin uygulanacağının gözetilmesi,
Gerekirken, eksik soruşturma ve yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanıklar Abdülkerim ve Remzi müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle (HÜKÜMLERİNBOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 5.10.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.