 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1991/5228
K. 1991/4886
T. 13.9.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÖZET : Fransız hukukundan alınan yazılı emir yolunun salt hukuki konularda yapılan yanılgılarla sınırlı olduğu, kanıt değerlendirmesiyle ilgili bulunmadığı, sanığa karşı sonuç doğurmayacağı ve bozma yapıldığında hukuki derece mahkemesi olan Yargıtay'ın ancak duruşma yapmaksızın bir karar verebileceği durumlarda hükmü bozabileceği, o yüzden de olağandışı bir yasa bulunduğu açıktır.
(1412 s. CMUK. m. 343)
Görevi suistimal suçundan sanık Musa'nın beraetine dair, (Uşak Asliye Ceza Mahkemesi)nce verilip kesinleşen 17.12.1990 günlü karar aleyhine Adalet Bakanlığı'ndan verilen 25.7.1991 gün ve 30514 sayılı yazılı emri içeren C. Başsavcılığı'nın 30.7.1991 gün ve 596 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Daireye gönderilmekle incelendi ve gereği görüşüldü:
Sanık hakkında yasaya aykırı işlem yapıldığından görevde yetkiyi kötüye kullanma suçundan dava açılmış, bilirkişiler yapılan işlemlerde yasaya aykırılık görmemişler; kanıtlar ve bilirkişi düşüncesini değerlendiren yerel mahkeme, suçun kanıtlanmadığı gerekçesiyle beraat hükmü kurmuştur.
Fransız hukukundan alınan yazılı emir yolunun salt hukuki konularda yapılan yanılgılarla sınırlı olduğu, kanıt değerlendirmesiyle ilgili bulunmadığı sanığa karşı sonuç doğuramayacağı ve bozma yapıldığında hukuki derece mahkemesi olan Yargıtay'ın ancak duruşma yapmaksızın bir karar verebileceği durumlarda hükmü bozabileceği, o yüzden de olağandışı bir yasa yolu bulunduğu açıktır.
Belirlenen nedenlerle,C. Başsavcılığı'nın yazılı emir doğrultusunda düzenlenen tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden, bu yoldaki isteğin C. Yargılama Yasasının 343. maddesi uyarınca (REDDİNE), 13.9.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.