Hukuki.NET

T.C
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E: 2004/9625
K: 2004/10945
T: 14.10.2004

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


  • SÖZLEŞMENİN DEVRİ
  • DEVRALANIN DAVA HAKKI
İçtihat Özeti: Sözleşmeyi yüklenen taraf tam olarak girdiği sözleşmenin kendiliğinden tarafı olur. Yüklenen taraf, devreden taraf nasıl hak sahibi ve yükümlü ise, sözleşmenin diğer tarafına karşı aynı şekilde sorumlu ve hak sahibidir. Taraf değişikliğine rağmen sözleşme ilişkisi değişmeksizin devam eder.
(818 s. BK. m. 259)
Dava dilekçesinde kira parasının 1.1.2004 gününden başlayarak aylık 1.250.000.000 lira olarak tesbiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
I- MADDİ OLAY VE YEREL MAHKEME KARARI
Davadal. 1.2004 tarihinden itibaren aylık kiranın 1.250.000.000 lira olarak tesbiti istenilmiştir.
Mahkemece, davacının ne malik ne kiralayan olduğu, ibraz edilen tem-liknamenin ise davacıya dava açma hakkı vermeyeceğinden sözedilerek davanın reddine karar verilmiş olup hükmü davacı taraf temyiz etmektedir.
Dosya içine ibraz edilen 1.1.2003 tarihli temlikname ile "tüm yazılı ve sözlü kira sözleşmesine dayanan hakların, bu tarihe kadar ödenmeyen kira alacakları, ödenmeyen kiralardan doğan tahliye haklarının tamamen Mehmet'e (davacı) devir ve temlik edildiği" anlaşılmaktadır.
II- SÖZLEŞMENİN YÜKLENİLMESİ KAVRAMI
Devredilebilir nitelikte sözleşmeye dayanan bir borç ilişkisi, sözleşmenin taraflarının irade beyanları ile şekle tabi olmaksızın yüklenilebilir.
Sözleşmenin yüklenilmesi ile yüklenilen sözleşme ortadan kalkmaz. Sözleşme ilişkisinin sadece tarafları değişir, ilişkideki taraflardan biri ayrılır ve üçüncü kişi onun yerine geçer.
Sözleşmeyi yüklenen taraf tam olarak girdiği sözleşmenin kendiliğinden tarafı olur. Yüklenen taraf, devreden taraf nasıl hak sahibi ve yükümlü ise, sözleşmenin diğer tarafına karşı aynı şekilde sorumlu ve hak sahibidir. Taraf değişikliğine rağmen sözleşme ilişkisi değişmeksizin devam eder.
Yüklenen taraf, sadece varolan hakların sahibi ve borçların sorumlusu değildir. Aynı zamanda, gelecekte doğacak olan hak ve borçlarla da ilgilidir.
Yukarıda sözü edilen belgeden, kira sözleşmesinde kiralayanın bu ilişkiden ayrıldığı ve kendisinin yerine davacıyı ikame ettiği, bu hukuksal olguya cevabi ihtarname ile davalının onay verdiği anlaşılmaktadır. O halde bütünlük içerisinde ve üç taraflı olarak kendine özgü bir şekilde "sözleşmenin yüklenildiği"nin kabulü gerekecektir. Bu hukuksa ilişkiden çıkan sonuçlar şunlardır:
  1. Taraflar anlaşma ile sözleşmede taraf değiştirmişlerdir.
  2. Sözleşmeyi yüklenen (davacı) taraf devreden tarafın konumuna, baştan itibaren sözleşmenin tarafı imiş gibi sahip olur. Buna bağlı olarak da alacak haklarını kendi adına takip eder, yenilik doğuran hakları tek taraflı beyanı ile ileri sürer ve bu hakların ileri sürülmesine muhatap olur. Zira eski sözleşme ortadan kalkmamıştır.
  3. Devreden taraf ile yüklenen tarafın devir sözleşmesi yapması ve bu sözleşmenin hüküm ve sonuç doğurmasını sözleşmede kalan tarafın icazet vermesine bağlı kılmaları olanaklıdır.
III- UYUŞMAZLIĞIN HUKUKSAL TAKDİRİ
Dosya kapsamından; uyuşmazlık konusu olayda; dava dışı kişilerin (malik ve kiralayanlar) kira sözleşmesine dayanan haklarını; ödenmeyen kira alacaklarını ve kiralardan doğan tahliye haklarını davacıya temlik ettikleri; davalının ise 27.5.2003 tarihli cevabi ihtarname ile davacıyı hak sahibi olarak kabul edip bundan sonraki ödemelerin kendisine yapılacağını bildirdikten sonra makul bir bedel üzerinden yeni dönem kira parası hakkında uyuşmak istediğini bildirdiği anlaşılmaktadır.
Davalının duruşmadaki davacının sıfatına ilişkin açıklamaları çelişkili davranış olup hukuken himaye görmez.
IV- SONUÇ
Mahkemece, yukarıda anlatılanlar ışığında davacının "dava açma sıfatının olduğu kabul edilerek işin esası hakkında inceleme yapması gerekirken eksik inceleme ile ve yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINAve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini