 |
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E: 2004/1470
K: 2004/1618
T: 4.3.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Dava dilekçesinde kira akdinin feshi ve kiralayana verilen para ve bonoların iadesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalıya ait taşınmazı 15.05.2002 tarihli kira sözleşmesi ile içkili lokanta olarak işletilmek üzere sözleşme ile devralmış ise de, kavakları kesmek isteyen davalının müdahalesi sonucu ruhsatın iptali ile kiralananda bulunan malzemeler Jandarmaca davalıya teslim edilerek lokantanın mühürlenmek suretiyle kapatıldığını, bundan böyle açılıp işletilemeyeceği anlaşıldığından kira sözleşmesinin feshi ile peşin verilen ilk yıl kirası 12 milyar lira kira bedelinin faizi ile tahsili, ikinci yıl kirası karşılığı verilen 3 adet bononun iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, kiralanan işyerinde silah yakalanması nedeniyle Jandarma tarafından 13.06.2002 tarihinde mühürlenerek malzemelerin kendisine teslim edildiğini, ağaçları kesmesinden dolayı davacıya zarar vermediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, sözleşmenin ifasını çekilmez hale getiren davacı kusurlu, davalı ise kusursuz kabul edilmekle davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamına göre; taraflar arasında davalıya ait içkili yer ruhsatına sahip lokanta 15.05.2002 tarihinde noterde 2 yıl süreli ve aylık kira 1 milyar lira olmak üzere kira sözleşmesi imzalanmış, bunun üzerine davacı ( kiracı ) 17.05.2002 tarihinde ruhsatı yeniletmek için müracaat etmiş, yapılan incelemede şahsın 1996 yılında ruhsatsız tabanca bulundurmaktan sabıkalı ( suç işlemeye meyilli ) olduğu gerekçesiyle talebi red edilerek, Recep Ömer ( davalı - kiralayan ) adına 18.12.1995 tarihinde verilen içkili lokanta ruhsatı ise bu yer İçkili Yer Bölgesi tesbit Komisyonu kararı ile sözleşme tarihinden önce ( 12.03.2002 ) tarihinde içkili yer bölgesinden çıkarılmış olmakla 1999/13681 sayılı yönetmelik uyarınca ruhsat sahibi bu ruhsata dayanmak suretiyle lokantayı ancak bir kez başka bir şahsa devredilebileceğinden bu hak da davacıya devir ile kullanılmış olduğundan içkili yer ruhsatı iptal edilmiş ve kiralanan süresiz mühürlenerek maliki olan davalıya teslim edilmiştir.
Kiralananın amacına uygun kullanılabilmesi için kiralayanın ayıpsız teslim borcu vardır. Kiraladığı yer için kiracının işletme ruhsatı alınması vazgeçilmez bir zorunluluk olup, kiralanan şeyin ayıpları ise kiralayanın tekeffülü altında kabul edilir. Kiralanan ayıplı ise ve bu ayıp kiralananın sözleşme ile güdülen amaca uygun biçimde kullanılmasını ve işletilmesini imkansız kılacak çeşitten ise, kiracı sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir ( BK. mad. 249-250-106-108 ).
Somut olayda davacının sabıkalı olduğunu bilen ve problem çıktığında geri devralmayı teklif eden davalı, üstelik içkili yer kapsamından çıkarılmış olmasından dolayı kiracı ruhsat alamadığı takdirde yönetmelik uyarınca ancak bir kez devredebileceği kendi ruhsatının da iptal edileceğini bilerek taşınmazı kiraya vermekle, kiralananı kullanılmaya elverişli halde teslim borcunun gerçekleşmediği bu duruma davalının da ortak kusuruyla sebep olduğu kabul edilmelidir.
Ayrıca, kira sözleşmesinden hemen sonra lokanta bahçesindeki ağaçları kesmek isteyerek kiralanana müdahale eden ve davacı ile çıkan ihtilaf sonucu Jandarmaya şikayet ile dava konusu kiralananda ruhsatsız silah yakalanmasına yol açan davalı ile davacı karşılıklı şikayetler nedeniyle Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmaktadırlar. Bu durumun ise akdi taraflar yönünden çekilmez hale getireceği kuşkusuzdur. Buna rağmen davalının sözleşmenin devamını istemesi objektif iyiniyet kurallarıyla da bağdaşmaz ( MK. Mad 2 ).
Bu durumda, kiralayanın aldığı kiraların tamamını alıkoyamayacağı, gözetilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.03.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.