 |
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/10453
Karar no: 1999/10580
Tarih: 14.10.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KİRALAYANIN TAŞINMAZI TESLİM BORCU
AKTİN FESHİ
MENFİ ZARARIN KARŞILANMASI
ÖZET : Kiralayan kiralananı kullanıma uygun bir şekilde kiracıya teslim etmekle yükümlüdür. Teslim borcunun yerine getirilmesi ya da kira müddeti süresince kiralananı kullanıma uygun bir şekilde bulundurma yükümlülüğüne uyulmaması kiracı aktin feshini isteyebileceği gibi meydana gelmiş bir zararı varsa tazminini de isteyebilir.
(818 BK. m. 106, 108 ve 249)
Dava dilekçesinde 345.000.000 lira kira alacağı ve tahliye yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü - kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı dava dilekçesi ile davalının taşınmazdan tahliyesi ve muaccel hale gelenler de dahil olmak üzere davalının ödemediği kira bedellerinin tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevabında 5.4.1999 tarihinde kiralananı tahliye ettiğini; bu tarihe kadar kira paralarını ödediğini savunmuştur.
Davalının 5.4.1999 tarihinde taşınmazı davacıya teslim ettiği, teslim tarihine kadar kira paralarını ödediği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık, taşınmazın fiilen teslim edildiği tarihten sonra sözleşme sonuna kadar olan kira paraları nın istenip istenmeyeceği noktasındadır.
Dava konusu kiralananın, kiracı tarafından dava sırasında davacının isteği ile boşaltılarak teslim edilmekle kira sözleşmesinin sona erdiğini kabul edilmelidir. Kiracı kiralananı davacı nın isteği üzerine boşaltarak teslim ettiğine göre, sözleşmenin bitiminden önce kiralananın boşaltılması, sözleşmenin ihlali olarak da nitelendirilemez. Taraflar arasında akdedilmiş bulunan kira sözleşmesinin özel şartlar bölümünün 5. maddesinde aylık kiranın zamanında ödenmemesi halinde diğer ayların kira paralarının da muaccel hale geleceği kararlaştırılmıştır. Kira borcu taşınmazın kullanılması karşılığı ödenmesi gereken bir borçtur. Kiralananın tesliminden sonra sona eren kira sözleşmesine dayanılarak kira parası istenemez.
Mahkeme tarafından tarafların karşılıklı olarak anlaşmaları ve davalının, davacının isteği doğrultusunda taşınmazı tahliye ile kira sözleşmesinin ve taşınmazın kullanımının son bulduğu, davalının taşınmazı kullanmadığı aylara ilişkin kira borcundan sorumlu tutulamayacağı göz önüne alınmaksızın muaccel hale geldiği ileri sürülen diğer ayların kirasının ödenmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.10.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.