 |
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/9047
Karar No : 1998/9506
Tarih : 21.9.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
MEVCUT OLMAYAN BORCUN EDASI
MEMURİYETTEN MEN CEZASININ NİTELİĞİ
KARAR ÖZETİ: Memuriyetten men cezası mahkumiyetin sonucuna bağlı fer'i cezadır. Cezanın infazı durumunda belirtilen süre içerisinde memurun memuriyetiyle ilişkisi kesilir. Bunun sonucu olarak kişi memuriyetiyle ilgili maaş alamayacağı gibi sosyal hak ve yardımlardan da faydalanamaz.
(818s- BK. m. 62)
Dava dilekçesinde 97.735.000 lira fazladan ödenen paranın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili 9.1.1997 tarihli dilekçesi ile Ş ilçesinde Seçim Müdürü olarak çalışan davalı hakkında (Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesi)nin 17.7.1995 tarih ve 1994/284 esas 1995/123 karar sayılı ilamı ile 2 ay 15 gün memuriyetten men cezası verildiğini, kararın kesinleşerek infaz edildiğini, ancak davalıya 18.9.1996- 4.11.1996 tarihleri arasında maaşının 2/3ünün ödendiğini, yanlışlıkla ödenen 97.735.000 liranın 18.9.1996 tarihinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, haksız ve yersiz açılan davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddianın kanıtlanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davaların Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.7.1995 tarih ve 1994/284 esas, 1995/123 karar sayılı ilamı ile 2 ay 15 gün süreyle memuriyetten men cezası aldığı ve kararın infaz edildiği anlaşılmıştır. İnfazı yapılan memuriyetten men cezası, mahkumiyetin sonucuna bağlı feri cezadır. Söz konusu cezanın infazı durumunda kişinin belirtilen süre içerisinde memuriyetle ilişkisi kesilir. Başka anlatımla kişi geçici süre memur sıfatını kaybeder. Dolaysıyla da memuriyetle ilgili maaş alamayacağı gibi, sosyal hak ve yardımlardan da faydalanamaz.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre olayımızda BK.nun 62. maddesinin tüm yasal unsurları gerçekleşmiştir. Zira, mevcut olmayan bir borcun edasını kabul eden davalı taraf bunu iade ile yükümlü olduğunu bilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, davanın kabulüne karar vermekten ibaret olmalıdır.
Mahkemece yukarıdaki maddi ve hukuki olguları dikkate almaksızın geçici süre memuriyet sıfatını kaybettiren fer'i ceza niteliğindeki memuriyetten men cezası ile, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 137. maddesinde açıkça tedbir niteliğinde olduğu belirtilen ve memuriyet sıfatını kaybettirmeksizin soruşturmanın sağlıklı yürütülebilmesi bakımından idari bir tasarruf olarak uygulanan görevden uzaklaştırma durumu birbirine karıştırılarak iddianın kanıtlanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla; yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.9.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.