 |
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E. 1996/2859
K. 1996/3345
T. 10.10.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
REŞİT OLMAYAN KIZI RIZASIYLA KAÇIRMA
BAŞKASINA CEBİR VE TEHDİT KULLANMA
ERTELEME GEREKÇESİ
CEZA BELİRLEME
KARAR ÖZETİ: 1- Mağdurenin kaçırılması sırasında olaya engel olmak isteyen annesine cebir ve tehdit kullanan sanıklar hakkında TCY 430/1. maddenin uygulanması gerekir.
2- Sanık Musa'nın, mağdurenin kaçırılması olayına ne şekilde katıldığı açıklanmadan bu suçtan cezalandırılması;
3- 647 sayılı Yasanın 6. maddesine aykırı olarak ve yasal olmayan gerekçe ile «ahlaki temayül» deyimine dayanarak "ertelemeye yer olmadığına" karar verilmesi;
4- Kabule göre: Sanıklar hakkında her bir mağdure yönünden temel hapis cezasının denetime olanak verecek biçimde ayrı ayrı belirlenmemesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 430/1-2)
(647 s. CİK. m. 6)
Reşit olmayan Seher ve Emine'yi rızasıyla kaçırıp alıkoymaktan, geceleyin konut dokunulmazlığını bozmaktan ve mütecaviz sarhoşluktan sanıklar Musa ve Cem'in yapılan yargılamaları sonunda; TCK.nun 430/2 (ikikez) 193/2, 572/1, 71,74. maddeleri gereğince 18 er ay hapis, 2 şer ay hafif hapis cezasıyla mahkumiyetlerine dair (Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi)ndenverilen 16.11.1995 gün ve 1995/160 Esas, 1995/141 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği görüşüldü:
Cezanın asgari hadden tayini halinde dahi takdirin nedenlerinin karar yerinde gösterilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıkların yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1- Mağdure Emine'nin kaçırılması sırasında olaya engel olmak isteyen annesi Naciye 'ye cebir ve tehdit kullandıkları, mağdure ve tanık beyanları, doktor raporu ve dosya içeriğiyle anlaşıldığından sanıkların eylemleri TCK.nun 430/1. maddesindeki suçu oluşturduğu gözetilmeden haklarında TCK.nun 430/2. maddesiyle hüküm kurulması,
2- Sanık Musa'nın; mağdure Seherin Cem tarafından kaçırılması olayına ne şekilde iştirak ettiği açıklamadan bu suçtan mahkumiyet kararı verilmesi,
3- 647 sayılı Yasanın erteleme ile ilgili 6. maddesi metninden çıkarılan "ahlaki temayül" deyimine de dayanılarak bu yönüyle yasal olmayan gerekçe ile ertelemeye yer olmadığına karar verilmesi,
4- Kabule göre de; sanıklar hakkında 430/2. maddesiyle uygulama yapılırken her bir mağdure yönünden temel hapis cezasının denetime imkan verecek şekilde ayrı ayrı belirlenmemesi,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla istem gibi CMUK.nun 321 ve 326. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10.10.1996 tarihinde oybirliğiyle karar yendi.