 |
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E. 1995/1245
K. 1995/5221
T. 18.4.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KİRA ALACAĞI
(Görevli mahkeme)
KARAR ÖZETİ: Tahliye ve kira alacağının birlikte istendiği davalar ve bunlarla ilgili icra takibinin iptali istekleri, miktarına bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinin görevine girer.
Sadece kira alacağı ve yakıt parasına ilişkin davalarda görevli mahkeme, miktara göre belirlenir.
(1086 s. HUMK. m. 8/1-Il)
Dava dilekçesinde, kira ve yakıt paralarından oluşan toplam 9.471.763 liralık alacağa ilişkin icra takibine yapılan kısmi itirazın kaldırılması ve takibin devamı ile % 40 inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan. tahsili istenilmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı, olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Davada kaldırılması (iptal anlamındadır) istenen kısmi itirazın (takip konusu 9.471.763 liralık borç ve kabul edilen 2.886.100 liralık miktarlar itibariyle) kalan 6.585.663 liralık alacağa ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. İtiraza konu edilen Kadıköy 5. icra Müdürlüğü'nün 994/1766 sayılı takip dosyası, yalnızca alacak tahsili istemine ilişkin olup birlikte tahliye isteğini kapsamamaktadır.
HUMK.nun değişik 8. maddesinin 2. fıkrasında ise; değer veya miktarına bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesince görülecek davaların tahliye ve kira alacağının birlikte istendiği davalar olduğu öngörülmüştür.
Bu duruma göre, yalnızca alacak istemiyle ilgili olan bu davanın anılan fıkra kapsamına girmeyip aynı maddenin 1. fıkrasına tabi olduğundan ve açıklanan miktarı itibariyle sulh hukuk mahkemesinin (dava tarihindeki) 2.000.000 liralık görev sınırını aştığı belirlenmektedir.
0 halde; belirtilen nedenlerle ve kamu düzeniyle ilgili olması bakımından görev yönü resen gözetilerek davaya yetkili ve görevli asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev noktasından reddine karar verilmesi gerekirken bu cihet düşünülmeksizin davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına ve Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için dava tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 750.000 lira vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, peşin ödediği temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.4.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.