 |
T.C.
YARGITAY
4. Ceza Dairesi
E. 1994/9529
K. 1995/637
T. 2.2.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
SON SORUŞTURMANIN AÇILMASI
(LÜZUM-U MUHAKEME) KARARINDA
HÜKME KONU OLAN EYLEMLERİN AÇIKÇA
YAZILMASI GEREGİ
AĞIR PARA CEZASININ SAPTANMASI
ERTELEME
KARAR ÖZETİ: CMUK na göre, kurulacak hükmün konusu iddianamede gösterilen eylemdir. Hüküm, iddianamede öngörülen eylem ve sanık olan kişilerle sınırlı olarak kurulacaktır.
Sanığa yüklenen eylemlerin nelerden ibaret olduğunun iddianamede açıkça yazılması gerekmektedir.
Memurların Yargılanmalarına İlişkin Yasaya göre son soruşturmanın açılması (lüzum-u muhakeme) karan iddianame niteliğindedir. Bu kararda hükme konu olacak eylemlerin neler olduğu açıklattırılmalı, bu sınırlar içinde son soruşturma yapılarak karar verilmelidir.
Temel ceza belirlenip 3506 sayılı Yasanın ek 1, 2 ve sonraki maddeleri uyarınca katsayı artırmaları yapılıp sonuç ağır para cezasının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde saptanması gerekir.
Sanığın kişiliği ve ilerde suç işleyip işlemeyeceği öznel olarak değerlendirileceği yerde, nesnel olarak yalnızca suç gözetilerek erteleme hakkında hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
(1412 s. CMUK. m. 257, 150, ek m. 6; 163)
(115s. MMK. m. 4 vd.)
(647 s.CİKm.6)
Görev sırasında yetkiyi kötüye kullanma suçundan sanık Hasan hakkında, TCY.nın 240/1-son maddeleri uyarınca 2 yıl hapis ve 120.000 lira ağır para cezalarıyla hükümlülüğüne, devamlı olarak memuriyetten mahrumiyetine ilişkin, (Yatağan Asliye Ceza Mahkemesi) 'nden verilen 1992/78 esas, 1994174 karar sayılı ve 24.3.1994 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanık Hasan müdafii tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 13.12.1994 tarihli onama isteyen tebliğnamesiyle 20.12.1994 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Ceza Yargılama Yasasının 257. maddesine göre, karar mahkemesince kurulacak hükmün konusu; iddianamede gösterilen eylemdir ve 150.maddesi uyarınca da hüküm iddianamede öngörülen eylem (suç) ve sanık olan kişilerle sınırlıdır.
Ceza Yargılama Yasasının ek 6. maddesine göre (24.5.1985 tarih ve 3206 sayılı Yasa), "ilk soruşturma" "hazırlık soruşturması" olarak karşılanmış ve aynı Yasanın 163. maddesi uyarınca kamu davasını açan ve yargılamanın temeli niteliğindeki iddianamenin neleri içereceği açıklanmıştır. Buna göre, sanığa yüklenen eylemin/eylemlerin nelerden ibaret olduğu açıkça yazılmak gerekmektedir.
Memurların Yargılanmalarına ilişkin Yasaya göre yapılan ilk soruşturmanın, hazırlık soruşturması; son soruşturmanın açılması (lüzum-u muhakeme) kararının da, iddianame niteliğinde bulunduğu ve eylemin/eylemlerin yasalarda öngörülen adlandırılmalarının niteleme olup, eylem/eylemler kavramının dışında kaldığı gözetilerek, öncelikle dava açan kararda hükme konu olacak eylemin/eylemlerin ne/neler olduğunun açıklattırılmasının sağlanması ve bu sınırlar içinde son soruşturma yapılarak karar verilmesi gerekirken, yasaya uymayan son soruşturmanın açılması kararına göre hüküm kurulması,
2- Oluşa uygun kabule göre, TCY.nın 80. maddesinin uygulanmaması,
3- Temel ceza belirlenip 3506 sayılı Yasanın ek 1, 2 ve sonraki maddeleri uyarınca misil ve katsayı artırımları yapılıp sonuç ağır para cezasının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde saptanması gerektiğinin gözetilmemesi,
4- Sanığın kişiliği ve ilerde suç işleyip işlemeyeceği öznel olarak değerlendirilecek yerde, nesnel olarak yalnızca suç gözetilerek cezanın bireyselleştirilmesi kurumu olan erteleme hakkında hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanık Hasan müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle (HÜKMÜN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, yeniden hüküm kurulurken CYY.nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 2.2.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.