 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E. 1994/3429
K. 1994/11465
T. 13.9.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İŞ KAZASI
MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT
ASIL İŞVEREN
İHALE MAKAMI
KARAR ÖZETİ : Belirli işin bir bölümünü başkasına verip, diğer bölümünü kendi çalıştırdığı işçilerle bizzat yapan bir kişi, asıl işveren durumundadır. Kendisi; işin bir bölümünde bizzat işçi çalıştırmayıp, işi bölerek, ihale suretiyle muhtelif kişilere veren iş sahibi "ihale makamı ' İş Kanunun 1/son maddesi anlamında bir asıl işveren değildir.
(1475 s. İş K. m. 1/son)
(818 s.BK. m. 41,47,49)
Taraflar arasındaki, iş kazasından doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı ve ihbar olunan avukatlarınca istenilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
1- Davakendilerine ihbar olunanlar hakkında bir hüküm kurulmadığı ve ihbar olunanların kararı temyize hakları bulunmadığından, temyiz dilekçesinin reddine.
2- Davalı TEK. Genel Müdürlüğü' nün temyizine gelince; davalı TEK. Genel Müdürlüğü, iş kazasına uğrayan işçinin kendi işçisi olmadığını ve işin ihale suretiyle verildiğini, müteahhidin işçisi olduğunu, bu nedenle kendilerine husumet düşmeyeceğini savunmuştur.
Mahkemece; işin tamamının değil, bir kısmının ihale edildiği gerekçesi ile, İş Kanununun 1/son maddesi uyarınca davalı TEK. Genel Müdürlüğü sorumlu tutulmuştur. Oysa, iş Kanununun 1/son maddesi uyarınca sorumluluktan sözedilebilmesi için, o işte kendisi de işçi çalıştıran bu asıl işyerinin varlığı şarttır. Diğer bir ifadeyle, belirli bir işin bir bölümünü başkasına verip, diğer bölümünü kendi çalıştırdığı işçilerle bizzat yapan bir kişi, asıl işveren durumundadır. Kendisi; işin bir bölümünde bizzat işçi çalıştırmayıp, işi bölerek, ihale suretiyle muhtelif kişilere veren iş sahibi ' ihale makamı' İş Kanununun 1/son maddesi anlamında bir asıl işveren değildir. Dairemizin yerleşmiş içtihatları bu doğrultudadır. Mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda gerekli ve yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Bozma sebebine göre, tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesi-ne şimdilik gerek görülmemiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle (BOZULMASINA), davalı yararına takdir edilen 750.000 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.9.1994 gününde oybirliği ile karar verildi.