 |
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E. 1990/14655
K. 1991/13537
T. 21.11.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TAPU İPTALİ
- TAZMİNAT
- KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA
ÖZET : Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle bedele hükmedilebilmesi için, elatmanın devamlılık arz etmesi gerekir. Mahkemece yapılacak iş, uzman bilirkişi marifetiyle mahallinde yeniden keşif yapılarak, taşınmaza konulan kaya parçalarının kaldırılmasının mümkün olup olmadığı incelenmeli, taşınmazın temizlenmesinin mümkün olmadığının ya da bu mümkün olmakla beraber yapılması gereken harcamaların taşınmazın değerinden fazla olduğunun tespit edilmesi halinde, taşınmazın elatma günündeki vasfına ve dava tarihindeki değerine hükmetmekle beraber, bedeline hükmedilen yerin krokiye bağlanarak davacı adına olan tapu kaydının iptali ile dayalı adına tesciline karar vermek gerekir.
(743 s. MK. m. 662)
Dava dilekçesinde 1.250.000 lira tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kabulü cihetine gidilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, davalı şirketin boru hattı döşemek için yapmış olduğu çalışmalar sırasında davacıya ait 492 parsel sayılı taşınmaza büyük kayalardan oluşan harfiyat yığmak suretiyle elatarak kullanılmaz hale getirdiğinden taşınmazın değeri olan 1.250.000 liranın tahsili istenilmiş, mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiştir.
Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda her ne kadar taşınmaz üzerinde bulunan taş yığınlarının kaldırılmasının insan ve makine gücü ile çok zor olduğu ve büyük masrafları gerektirdiği taşınmazın dekarının 2.000.000 lira değerince olduğu belirtilmiş ise de, bu görüşler hiç bir teknik veriye dayandırılmamıştır. Bu nedenle rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.
Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle bedele hükmedilebilmesi için elatmanın devamlılık arz etmesi gerekir. Bu husus da mahkemece incelenmemiştir.
O halde mahkemece yapılacak iş, uzman bilirkişi marifetiyle mahallinde yeniden keşif yapılarak, taşınmaza konulan kaya parçalarının kaldırılmasının mümkün olup olmadığı incelenmeli, taşınmazın temizlenmesinin mümkün olmadığının ya da bu mümkün olmakla beraber yapılması gereken harcamaların taşınmazın değerinden fazla olduğunun tespit edilmesi halinde, taşınmazın elatma günündeki vasfına ve dava tarihindeki değerine hükmetmekle beraber, bedeline hükmedilen yerin krokiye bağlanarak davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı adına tesciline karar vermek olmalıdır.
Bu itibarla yukarda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin ödenen temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.11.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.