Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E: 1989/5485
K: 1990/2065
T: 12.03.1990

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Dava dilekçesinde, 295.000 lira alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi cihetine gidilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
 
KARAR : Davacı, 13.4.1987 günlü dava dilekçesi ile, tarafların kardeş olduklarını bildirip davalıya 1975 yılında borç olarak verilen altın ve paranın tutarı bulunan 295.000 liranın tahsilini istemiş, davalının süresinde vaki zamanaşımı def'i üzerine 20.6.1988 tarihinde verdiği dilekçe ile bu kez davasını ıslah ederek altınların davalıya ariyet olarak verildiğini ileri sürerek bunların aynen iadesini istemiş, mahkemece maddi hukuk işlemleri için ıslah yapılamayacağı gerekçesiyle açılan ödünç davasını zamanışımı noktasında red etmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlar Kanununun 299. maddesine göre " ariyet, bir akittir ki onunla ariyet veren, bir şeyin bedava kullanılmasını ariyet alana bırakmak ve alan dahi o şeyi kullandıktan sonra geri vermekle mükellef olur". Bu hükme göre istisnai de olsa misli şeyler ariyet sözleşmesine konu edilebilirse de borçlunun sözleşme gereğince aldığı şeyi bir süre sonra aynen geri vermekle yükümlü tutulması gerekmektedir. Aksi takdirde bağışlama veya karz sözleşmesi sözkonusu olur.
Sözleşmeden doğan alacak davalarında, kanunen aksine açıklık bulunmadıkça on senelik zamanaşımına tabi ise de, bu kural mülkiyet hakkına dayanan davalarda uygulanamaz. Ariyet verilen şeyin mülkiyeti verende kaldığı halde ikraz edilen şeyin mülkiyeti ödünç alana geçer. Bu yüzden malik tarafından açılan ariyet sözleşmesine dayalı geri alma davalarında zamanışımı işlemez. Buna karşılık ödünç alanın geri verme borcu hakkında on yıllık zamanaşımı cereyan eder. Bu zamanaşımının başlangıcı, sözleşmede geri verme için bir vade saptanmışsa vadenin dolduğu tarih, sözleşmenin feshi bir ihbarla veya ilk talepte sona ereceği kararlaştırılmış ise (bu ihbar veya talep her an yapılabileceğinden dolayı) teslim tarihidir. Eğer sözleşmede geri verme zamanı hiçbir suretle tayin edilmemiş ise, zamanaşımı teslim tarihinden altı hafta geçtikten sonra işlemeye başlayacaktır. Görüldüğü üzere davacının dava dilekçesinde dayandığı ödünç ve ıslah dilekçesinde ileri sürdüğü ariyet sözleşmelerinin sona eriş süre ve koşulları birbirlerinden tamamen farklı bulunmaktadır.
Davacı, kural olarak davasını tamamen ıslah ederek dava sebebini değiştirebilir. Zira, HUMK.nun 83,88 ve 89. maddelerinden davanın ıslah yoluyla büsbütün değiştirilmesinin dahi mümkün olduğu anlaşılmaktadır. Dava sebebi ise maddi vakıalar olup, bu maddi bir fiil (örneğin, haksız fiil) veya bir hukuksal işlem (örneğin, ödünç sözleşmesi) olabilir. Bu bakımdan mahkemenin ıslah istemi ile ilgili değerlendirmesi doğru görülmemiştir. Bu nedenle ıslah dilekçesinde yemin deliline de dayanmış bulunduğundan davacıya bu hakkı hatırlatılarak yemin teklifinde bulunduğu takdirde usule uygun olarak gereğinin ifası ve varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Eksik araştırma ile hüküm kurulamaz.
 
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin ödediği temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.3.1990 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
 
KARŞI OY YAZISI
Usulün 83 ve müteakip maddelerine göre, taraflardan biri usule müteallik olarak yaptığı muamele, tamamen veya kısmen ıslah edilebilir. Islah yolu ile dava sebebi de değiştirilebilir. Ancak bir usul işlemi içinde yapılmış olan maddi hukuk işlemlerinin ıslah yolu ile düzeltilmesine imkan yoktur.
Davada, 1975 yılında borç olarak verilen altın ve paranın tutarı bulunan 295.000 liranın tahsili istenilmiş olup, davalının süresinde vaki zamanaşımı def'i üzerine davacının verdiği ıslah dilekçesi ile altınların davalıya ariyet olarak verildiğini ileri sürerek bunların aynen iadesini talep etmiştir. Buradan davacının amacı dava konusu alacağa ilişkin maddi hukuki işlemlerin ıslah yolu ile dava edileni değiştirmeye matuftur.
Oysa ıslah yolu ile dava edilen (müddeabih) değiştirilemez.
Kaldı ki, mahkemece alacağın ödünç aktinden kaynaklandığı saptanmış olduğuna göre davanın zamanaşımı noktasından reddedilmiş olmasında da bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı yerel mahkeme kararının onanması gerektiği inancıyla çoğunluğun bozmaya ilişkin kararına katılmıyorum.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini