 |
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E: 1988/1633
K: 1988/5788
T: 26.05.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Dava dilekçesinde, nişanın bozulması nedeniyle 3.000.000. lira manevi tazminatı faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.^
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Medeni Kanunun 85. maddesine göre; manevi tazminata hükmedilebilmesi için, istemde bulunan nişanlının şahsen fahiş bir surette mutazarrır olması ve ayrıca nişanın bozulmasında hiç bir kusuru bulunmaması gerekir.
Davalının nişanın uzun sürmesi konusundaki savunması da dikate alınmayarak bunun manevi tazminata hükmedilmesine gerekçe olarak gösterilmesi doğru görülmemiştir. Davalı nişanın uzamasına neden olarak karşı tarafın önce büyük kızın evlenmesi gerektiğini ileri sürerek sebebiyet verdiklerini ileri sürmüş, bunun aksi de kanıtlanmamıştır. Nişanlılardan birinin mücerret başka biriyle evlenmesi, karşı taraf lehine manevi tazminata hükmedilmesini gerektirmez.
Diğer taraftan davacının nişanın bozulmasından kısa bir süre sonra evlenmiş olması da nişanın bozulmasından kendisinin fahiş bir surette mutazarrır olmadığının kanıtıdır.
Yukarıdaki hususlar nazara alınmadan manevi tazminata hükmedilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin ödediği temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.5.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.