 |
T.C.
YARGITAY
3. Ceza Dairesi
E: 2002/1175
K: 2002/1637
T: 18.2.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ORMANI İŞGAL VE FAYDALANMA
- SUÇUN BELİRLENMESİ
İÇTİHAT ÖZETİ: Aslında tapu kaydı olup kadastro saptama tutanağında da sanığın annesi adına yazıldığı anlaşılan taşınmaz hakkında açtığı "el atmanın önlenmesi" davası sonucu "parselin bir kısmının orman niteliğinde olup hazine adına tesciline, karar verilmiş ise de; bu saptama ve tescilin suç gününden sonrasına ait olup, sanığın bu yerin orman niteliğinde oluğunu bilerek hareket ettiğine dair belirleme bulunmayıp kasıt unsuru oluşmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerekir.
(6831 s. OK. m. 93/1)
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine, ancak;
Dava konusu taşınmazın öncesi, tapu defterinin 3.3.1948 tarih ve 9 sıra no.sunda kayıtlı iken, 1950 yılında sanığın Fatma'nın da aralarında bulunduğu hissedarlarının harici ve rızai taksimle, taşınmazı 4 parçaya ayırdıkları, kadastro çalışmaları sonucunda 6 no.lu parselin müstakilen Fatma'ya isabet ettiği 6.3.1989 günlü kadastro tutanağından anlaşıldığı ve Buldan Kadastro Mahkemesinin 1990/11 esas, 1997/75 sayılı kararı ile de Fatma'nın davalı Orman idaresi aleyhine açtığı tapulu taşınmaza vaki müdahalenin meni davasının da 6 no.lu parselin 4.583.02 m2 lik bölümünün orman vasfında olduğunun tesbiti üzerine orman vasfında hazine adına tesbit ve tesciline karar verildiği anlaşılmış ise de;
Bu tesbitin suç tarihinden sonrasına ait olup suç tarihinden öncesine veya suç tarihinde bu yerin orman vasfında olduğunu bilerek hareket ettiğine dair bir belirleme mevcut bulunmadığından ve sanığın annesi adına tapuya kayıtlı olan taşınmazı kullandığı inancı ile hareket ettiği, daha sonra bu yerin bir kısmının orman vasfında olduğunun belirlenmesinin suç kastının mevcudiyetini göstermeyeceği cihetle ve kasıt unsuru oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine yerinde olmayan gerekçe ile mahkumiyet hüküm tesis,
Bozmayı gerektirmiş sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı BOZULMASINA, 18.2.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.