 |
T.C.
YARGITAY
3. Ceza Dairesi
E:1999/11530
K:1999/13477
T:1.12.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ORMAN YASASINA AYKIRILIK
HATALI SINIR BELİRLEME
İŞGAL VE FAYDALANMA
SUÇ KASTI
KARAR ÖZETİ:Yönetimin hatası sonucu orman sınırları dışında bırakılan suç konusu yeri satın alıp kullanan sanığın eylemi, bu işlem sanığın aleyhine Sonuç doğuramayacağı cihetle, suç işleme kastıyla hareket ettiği de belirlenmediğinden suç oluşturmaz.
(6831 s. OK. m. 93/1-2)
6831 sayılı Kanunun 93/2, 647 sayılı Kanunun 4. maddeleri gereğince neticeden 3.650.000 lira ağır para cezası ile mahkumiyetine, cezası nın teciline, yargılama giderinin sanıktan tahsiline, sedir, çam, ıhlamur ve süs ağaçları, beton duvar ve tek kafer'in müsaderesine dair mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine, Ancak;
7.6.1998 tarihli suç saptama tutanağında sanığın kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içerisinde kalan 600 m2'lik sahanın etrafını beton duvar ve tel kafesle çevirerek içerisine ev yapıp ağaç dikmek suretiyle işgal ettiğinin yazılı bulunmasına karşılık sanığın aşamalardaki savunmasında suç konusu yeri, orman sınırını belirleyen beton kazıklar ve dikenli telle çevrili alanın dışında kaldığı için 1989 yılında satın alıp 3 yıl sonra ev yaptığını suç işleme kastı olmadığını ileri sürmesine ve mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda 1986 yılında yapılan 2/B maddesi uygulamasından sonra idarece ormanın korunması için beton kazıklar içerisinden dikenli tel geçirilmek suretiyle yapılan halen yerinde mevcut bulunan orman sınırının zemine yanlış aktarılmasıyla dava konusu yerin orman sınırları dışında bırakıldığı, ancak 1998 yılında Orman ve Tapu Kadastro komisyonlarının mutabakata vararak tesbit ettikleri hantalarda bu sahanın orman tahdidi içinde kaldığının meydana çıkması üzerine sanık hakkında zabıt düzenlendiğinin belirtilmesine göre Orman İdaresi tarafından yanlış yapılan hudutlandırma işleminin sanığın aleyhine hukuki Sonuç doğuramayacağı cihetle suç işleme kastı ile hareket ettiği belirlenemeyen sanığın subut bulmayan işgal ve faydalanma eyleminden dolayı beraati yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, Sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 1.12.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.