 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 2004/962
K: 2004/1827
T: 18.2.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm manevi tazminat, yoksulluk nafakası, harç ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 4722 sayılı kanunun 1. maddesi hükmü de dikkate alındığında olaya 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin uygulanması gerekir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalının aşağıdaki bentler dışındaki temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece bozma ilamına uyulması ile iki taraf lehine usuli kazanılmış hak doğar.
Bozma ilamında açıkça tarafların cinsel ilişkiden kaçındıkları belirtilerek; eşit kusurlu oldukları kabul edilmiştir. Kusurlu eş yararına manevi tazminat verilemez. ( 743 sayıl TKM. M.143/2 ) Buna dair talebin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
3-a-Boşanma davası içinde vaki ve boşanmanın fer'i niteliğinde olan Türk Kanunu Medenisinin 144. maddesinde ifade edilen yoksulluk nafakası, aynı kanunun 143. maddesinde yazılı maddi ve manevi tazminat istekleri harca tabii değildir.
İsteğin karar verilinceye kadar davanın her safhasında yazılı veya sözlü olarak yapılması yeterlidir. ( Y.2.H.D.nin 3.11.1992 günlü 10487-10704 S.kararı )
Ancak hukuki sonuç doğurabilmesi için sözlü isteklerin mahkeme tutanağına geçirilmesi zorunludur.
Mahkemece hükme bağlanan manevi tazminat üzerinden bu isteği kabul edilen yararına nispi vekalet ücreti tayin edilip, nispi harç alınmıştır.Bu konuda yukarıda açıklanan kurala uyulmaması bozma sebebi sayılmıştır.
b-Yukarıda 3-/a bendinde açıklandığı üzere davalı yararına reddedilen tazminat üzerinden vekalet ücreti takdiri de isabetsizdir. Ancak bu konuda karşı temyiz bulunmadığından hataya işaret edilmekle yetinilmiştir.
4- 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1 maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından ( MK. md. 118-494 ) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını, geçici l. maddesi de; sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur.
SONUÇ : Temyize konu kararın yukarıda 2. ve 3/a bentlerinde yazılan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise 1. bentte gösterilen nedenle ONANMASINA, 3/b bendindeki yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmesine, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 18.02.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.