 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 2003/13681
K: 2003/14706
T: 3.11.2003 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
4721/m. 301
1587/m. 20
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR :
Dava, niteliği itibarıyla babalık davasıdır.
Davacı annenin her zaman çocuğun yararına hareket edemeyeceği olasılığından hareket ederek küçük için kayyım tayin edilmesi ve böylece çocuğun yararının korunması için babalık davasında kayyımın bulunması zorunludur. Bu nedenle Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.01.1998 gün ve 473/42 sayılı kararında da açıklandığı gibi, küçük için kayyım tayin ettirilmesi, davaya katılmasına imkan hazırlanması, katıldığı ve gösterildiği takdirde onunda delillerinin toplanması, bütün delillerin birlikte tartışılıp sonucuna göre hüküm tesis olunması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 301. maddesinin son fıkrası ile babalık davasının kamu düzenini de ilgilendirdiği dikkate alınarak Cumhuriyet Savcısı ve Hazineye ihbar edileceği kuralı getirilmiştir.
Yasanın bu amir hükmüne aykırı olarak dava, Cumhuriyet Savcısı ve Hazineye ihbar edilmeden hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
Diğer taraftan; 1587 sayılı Nüfus Kanunu ile doğum olaylarının nüfus siciline işleme görevi Nüfus İdaresine verilmiştir. Aynı Kanunun 20. maddesi uyarınca da evlilik dışında doğmuş çocuk, anasının aile kütüğüne, ananın soyadı ve onun bildireceği baba adı ile yazılır. Ancak; bunların nesebi düzeltildiğinde veya tanındıklarında babaları hanesine baba adı ve soyadı analarına izafetle naklen kaydolunurlar.
Mahkemece davalının küçük Raif'in babası olduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekirken, idareyi işlem yapmaya zorlayacak şekilde baba hanesine tesciline karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ :
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.
|