 |
T.C.
YARGITAY
Ikinci Hukuk Dairesi
E: 2003/12787
K: 2003/14153
T: 23.10.2003 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- BABALIĞA KARiNE
- MEDENI KANUNUN 302. MADDESİNİN UYGULAMA ALANI
İçtihat Özeti: Medeni Kanunun 302. maddesi; davalının, çocuğun doğumundan önceki üçyüzüncü gün ile yüzsekseninci gün arasında ana ile cinsel ilişkide bulunmuş olmasının babalığa karine sayılacağını, bu sürenin dışında olsa bile
fiili gebe döneminde davalının ana ile cinsel ilişkide bulunduğunun tesbiti halinde de aynı karinenin geçerli olacağını, hükme bağlamıştır.
Somut olayda tanık beyanlarından davalmın çocuğun babası olduğuna dair karine oluşmuştur. Mahkemece; baba olduğu iddia edilen davalının kan testleri ve DNA araştırılmasının yapılması için makul süre verilmesi, deliller birlikte değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir.
(4721 s. MK. m. 302)
Taraflararasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrakokunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1- Medeni Kanunun 302. maddesi; davalının, çocuğun doğumundan önceki üçyüzüncü gün ile yüzsekseninci gün arasında ana ile cinsel ilişkide bulunmuş olmasının babalığa karine sayılacağını, bu sürenin dışında olsa bile fiili gebe kalma döneminde davalının ana ile cinsel ilişkide bulunduğunun tesbiti halinde de ayhl karinenin geçerli olacağını, hükme bağlamıştır. ,
Babalık davası kayyım tarafındanaçılmıştir. Tanıklar baba olduğu iddia edilen davalı Levent ile annenin bir ev tutarak karı koca şeklinde yaşadıklarını Seyhan'ın hamile kaldığını, hamileliğirıaltı veya yedipci ayında Levent'in anneyi terk ettiğini, annenin başka birkişi ile ilişkisinin olmadığını ifade etmişlerdir. Bu durumda çocuğun davalıdan olduğuna dair karine oluşmuştur.
Oluşan kari,nenin aksini isbat etmek davalıya düşmektedir. Mahkemece; baba olduğu iddia edilen Levent'e (davalıya) kan testleri ve DNA araştırılmasının yapılması bakımından gerekli giderlerin karşılanması için makul süre verilmesi, sonuçlarının anlatılması, deliller birlikte değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir. Açıklanan hususüzerinde durulmadan yazılışekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
2- 4787 sayılı Aile 'Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından (MK. md. 118-494) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinpe bakılacağını, geçici 1. maddesi de;. sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmü n 1. bentte gösterilen sebeple (BOZULMASıNA), bozma sebebine göre-de diğer yönlerinin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 23.10.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|