Taraflar arasındaki davanın yapılan  muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Küçük 13.12.1990'da evlilik dışı ilişkisinden doğmuş, babalık davası sonucu nüfusa tescil edilmiş ancak bu kararla velayet düzenlemesi (MK. 311, 312) yapılmamıştır. Bu halde sonradan velayet düzenlemesi yapılmasını engelleyen bir kanun hükmü yoktur. Ancak Stutgart gençlik dairesi tarafından gerekli koruma tedbiri alınmış ve velayet anneye bırakılmıştır. Türk hukuku açısından velayet askıdadır (MK.md.298, 311, 312). Küçüklerin Korunmasında Makamların Yetkisine ve Uygulanacak Kanuna Dair Sözleşmenin (21.2.1983 gün ve 17966 sayılı resmi gazetede yayımlanmıştır.) 4. maddesi; küçüğün vatandaşı olduğu devlet makamlarının küçüğün yararını dikkate alıp., tedbiri veren makama haber verme koşulu ile, kendi iç hukukuna göre koruma önlemlerini düzenleyebileceğin! öngörmüştür. Mahkemece; tarafların tüm delillerinin toplanması sözleşmede dikkate alınıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir. Açıklanan husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple (BOZULMASINA), bozma sebebine göre de diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine 29.11.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972