 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 2000/14218
K: 2000/14480
T:20.11.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- YOKSULLUK NAFAKASI
- YOKSULLUK NAFAKASININ ARTIRILMASI
Karar Özeti: Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşen eş boşanmaya yol açan olaylarda daha ziyade kusurlu olmamak kaydıyla diğerinden durumuna uygun yoksulluk nafakası isteyebilir. Boşanma kararıyla hükmolunan yoksulluk nafakası değişen durumlara ve hakkaniyet gerektirmesine göre artırılabilir.
Boşanma kararında bir hüküm bulunmaması koşuluyla boşanmaya yol açan olaylarda kusuru daha çok olmayan eş sonradan da yoksulluk nafakası talep edebilir.
(743 s. MK. m. 144,145/2-3)
(1086 s. HUMK. m. 237)
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Hakim tarafların tavsifi ile bağlı olmayıp resen Türk Kanunları mucibince karar verir (HUMK. 76). Davacı dava dilekçesinde, davalıdan boşandığını ifade ile nafaka istemiştir. Şu halde kendisi için istemi yoksulluk (MK. 144), müşterek çocuk için iştirak (MK. 148) nafakası niteliğindedir.
1- Hakim davacının sıfatını da resen araştırmak durumundadır. Bu yön kamu düzenine ilişkindir. Davacının 8.10.1994 doğumlu Merve için nafaka istemesi, velayetin kendisine tevdi edilmiş olmasına bağlıdır. Şu halde tarafların boşanmalarına ait dava dosyası getirtilip küçük Merve'nin velayetinin davacıya bırakılıp bırakılmadığı araştırılmadan hüküm kurulması doğru değildir.
2- Medeni Kanunun 144. maddesi uyarınca, boşanma yüzünden yoksulluğa düşen eş, boşanmaya yol açan olaylarda daha ziyade kusurlu olmamak kaydıyla, diğerinden hali ile mütenasip yoksulluk nafakası isteyebilir. Boşanma kararı ile yoksulluk nafakası isteme hakkını kaybetmemiş (MK. 145/2) ve değişen durumlarla hakkaniyet gerektiriyorsa iradın artırılmasına da karar verilebilir (MK. 145/3). Boşanma kararında bu konuda bir hüküm bulunmamak kaydıyla boşanmaya yol açan olaylarda kusuru daha çok olmayan eşin sonradan da yoksulluk nafakası istemesini engelleyen bir kanun hükmü yoktur. Ancak boşanmanın kesinleştiği tarih ile bu yeni davanın açılış gününde boşanma ile illiyet bağı olan yoksulluğun ispatlanması gerekir. Tarafların boşanmalarına ait dava dosyası getirtilip boşanma davası sırasında bu davanın davacısı kadının yoksulluk nafakası isteği olup olmadığı, böyle bir istek var ve ret edilmişse kesin hüküm (HUMK. 237) sebebiyle bu davanın dinlenme imkanın bulunmayacağının, o dosyada yoksulluk nafakası hiç söz konusu edilmemişse, davacının boşanmaya yol açan olaylarda kusur derecesinin, boşanma kararının kesinleştiği tarih ile bu davanın açıldığı tarihlerde boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmediğinin araştırılması gerektiğinin düşünülmemesi yanlıştır.
Sonuç: Hükmün açıklanan sebeplerle (BOZULMASINA), bozma sebebine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 20.11.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.