Hukuki.NET

T.C.      
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/4388
Karar No : 1996/5676
Tarih : 22.06.1996

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
    DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm boşanma manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
 
    KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2 - Makul sürede cinsel ilişki kurulamamasından kaynaklanan somut olayda davalıyı davacıdan daha fazla kusurlu kabul etmek mümkün olmayıp, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği de gerçekleştiğine göre Medeni Kanunun 144. maddesi koşulları oluşmakla uygun bir miktar yoksulluk nafakasının hükümaltına alınması gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiştir.
 
    SONUÇ : Temyiz edilen kararın 2. bentt gösterilen sebeple BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının 1. bentte gösterilen sebeple reddi hükmün bozma dışında kalan ve temyize konu edilen diğer bölümlerinin ONANMASINA, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine 22.5.1997 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
        MUHALEFET ŞERHİ
    Davacı kocanın cinsel yönden yeterli olduğu halde, sadece davalıya karşı ruhsal nedenlerle ilişki kuramadığı anlaşılmaktadır.
    Davalının ise herhangi bir kusurlu davranışı saptanmamıştır.
    Ruhsal nedenlere dayalı olan ilişki kuramamada davacı kocanın da iradi bir kusuru bulunmamaktadır.
    Genelde kusurlu eşe karşı açılan davanın dinlenebilirliği sözkonusudur. Ne var ki somut olayda kusursuzluk, evlilik birliğini elverişsizleştirmiştir. Bu durum taraflar için evlilik birliğini temelinden sarsacak niteliktedir. Boşanma gerekçesinin belirtilen bu nedenlere dayanması gerekir. Sayın çoğunluğun belirttiği gerekçeye bu nedenle katılmıyorum.
 
       MUHALEFET ŞERHİ
    Evlilikte cinsel ilişkiyi sağlamada aktiflik ve görevi yerine getirme kocaya aittir. Koca, kadının cinsel ilişkiye karşı koyduğunu ispatlayamamıştır. Davacıya atfı gereken bir kurum yoktur. Boşanma davasının reddi gerekir. Kabule göre de dairemizin yerleşmiş kararlarına göre kocanın cinsel ilişkiyi sağlayamaması, kadının şahsi haklarına ağır saldırı kabul edilmiştir. Davalı için manevi tazminat kararı verilmelidir. Bu nedenlerle sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini