|
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/7645
Karar no : 1995/8742
Tarih : 14.9.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim iki tarafın iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden h i J kümünü veremez. (HUMK.m.73) "Tahkikat sırasında taraflara çıkarılacak çağır kağıtlarında, tarafların belli günde mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde, tahkikata yokluklarında devam edileceği bildirilir " (HUMK.213/2) "... sözlü yargılama ve hüküm için tayin olunacak günde mahkemede hazır bulunmak üzere iki taraf davet olunur. Taraflara çıkarılacak davetiyede belli edilen günde mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yargılamaya yokluklarında devam edileceği ve hüküm verileceği belirtilir" (HUMK.377/1). Görüldüğü üzere çıkartılan davetiyenin tebligat yasasının 9. maddesindeki hususları ihtiva etmesi yanında hukuk Usulü Muhakemeleri yasasının 213/2 ve 377 maddelerindeki "belli edilen günde mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde tahkikata yoklukta devam edileceği ve hüküm verileceği" meşruhatını da taşıması zorunludur. (Y.H.G.K.nun 15.3.1995 tarihli 2-860/189 sayılı kararı)
Davalıya dilekçe tebliği edilirken bu meşruhat verilmediği gibi. sonradan da bu eksiklik giderilmemiştir. Açıklanan husus savunmayı etkiliyen usul yanlışlığıdır. O halde mahkemece yapılacak is. açıklanan yasa maddelerine uygun biçimde davalıya tebligat yapmak, gösterdiği taktirde delillerini toplamak ve hasıl olacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. Bu yön gözetilmeden işin esasının incelenmesi ve yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA bozma sebebine göre de diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına Temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 14.9.1995