 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/1564
Karar no : 1995/2924
Tarih : 14.3.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
1086/m.272/7,427/6
743/m.88
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR : "Kesin olarak verilen hükümlerle niteliği bakımından yürürlükteki hukuka aykırı bir sonucu ifade eden ve Yargıtayca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan hükümler, Adalet Bakanlığının göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Başsavcısı tarafından kanun yararına temyiz olunur" ( HUMK. 427/6 )
"Temyiz isteği Yargıtayca yerinde görüldüğü takdirde, hüküm kanun yararına bozulur. Bozma hükmün hukuki sonuçlarını kaldırmaz" ( HUMK. 272/7 ).
Kanun metninde açıkça belli olduğu üzere, yazılı emir yolu ile bozma isteğinin amacı somut hükmü düzeltme olmayıp mer'i hukukun yorumunda ve uygulanmasında düşülen yanılgıyı ortaya çıkarmak ve yayımlamak suretiyle hakimlerin dikkatini bu noktaya çekmektir.
Şu halde Adalet Bakanlığının ve Cumhuriyet Başsavcılığının işe müdahaleleri ve fevkalade kanun yolu olan yazılı emir yoluna gidilebilmesi için kanuna aykırılığın çok ciddi boyutta ve genel uygulamada yer alabilecek nitelikte olması gerekir. Somut olaya has ve takdirde ulaşılan sonuçları bu nitelikte kabul etmek mümkün olmadığından açık bir hata teşkil etmediği sürece delil takdirine yönelik bozma isteklerinin kabulü ve hükmün Hukuk Muhakemeleri Kanununun 427/6-7 maddesi uyarınca bozulması mümkün değildir.
İncelenen kararda mahkeme ortaya konan delilleri takdir ile Medeni Kanunun 88.maddesinde gösterilen koşulların oluşmadığını belirlemiş olduğuna göre yukarıda açıklanan nitelikte olmayan temyiz isteğinin reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6.maddesi uyarınca vaki bozma isteminin REDDİNE oybirliğiyle karar verildi.14/03/1995