 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E. 1994/11226
K. 1994/12274
T. 9.12.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAYYIMLIĞIN KALDIRILMASI
TESCİL
KARAR ÖZETİ: 1- 3561 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarınca, malmemurunun değişmesi halinde, yeni atanan malmemurunun yeniden vakfa kayyım tayin edilmesi zorunludur. Defterdarın değiştirildiği bilindiğine göre; mahkemece, yeni Defterdarın kayyım tayin edilmesi sağlanmalı, husumet yeni kayyıma yöneltilmeli, temsilcisinden yetki belgesi istenmeli, deliller toplanmalı ve ortaya çıkacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmelidir.
2- Kabule göre de; vakfa ait iken, mülkiyeti mutasarrıflarına geçmiş olan gayrimenkullerde, maliklerin Hazineden başka mirasçı bırakmadan ölümleri halinde, mülkiyet mahlulen vakfına rücu edeceğine, gaiplik halinde ölüme muallak haklar, tıpkı gaibin ölümü tebeyyün etmiş gibi kullanılacağına, gaiplik kararı ise, ölüm tehlikesi veya son haber tarihinden itibaren hüküm ifade edeceğine ve Vakıflar Kanununda, davacı idareye malikin Hazineden başka mirasçı bırakmadan öldüğüne dair karar alma yetkisi tanınmamış olmakla, davacı idarenin mülkiyetin kendisine geçtiği yolundaki be. lirlemesi mahkemeyi bağlamayacağına göre; kanunda öngörülen koşulların oluştuğunu, davacı idare yargı önünde kanıtlamak zorundadır.
(2709 s. Anayasa m. 8)
(2762 s. VAK. m. 29,29/2)
(743 s. MK. M. 6,34)
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
1- 3561 sayılı Yasanın 2/2. maddesi; malmemurunun değişmesi halinde, yeni atanan malmemurunun yeniden kayyım tayin edileceğini hükme bağlamıştır. İstanbul Defterdarı'nın değiştirildiği bilinmektedir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; yeni Defterdarın kayyım tayin edilmesini sağlamak, husumeti yeni kayyıma yöneltmek, temsilcisinden yetki belgesi istemek, delilleri toplamak ve hasıl olacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2- Kabule göre de:
Vakfa ait iken "mülkiyeti mutasarrıflarına geçmiş olan gayrimenkullerde maliklerin Hazineden başka varis bırakmadan ölümleri halinde, mülkiyet mahlulen vakfına rücu eder" (Vakıflar Kanunu 29/2).
"Ölüme muallak haklar, tıpkı gaibin ölümü tebeyyün etmiş gibi kullanılır. Gaiplik kararı ölüm tehlikesi yahut son haber gününden itibaren hüküm ifade eder" (MK.34).
"Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anasaya' dan almayan bir devlet yetkisini kullanamaz" (Anayasa md.6). "Yürütme yetkisi ve görevi ...Anayasaya ve kanunlara uygun olarak yerine getirilir" Anayasa md.8 . Vakıflar Kanununun 29. maddesinde, davacı idareye malikin Hazineden başka mirasçı bırakmadan öldüğü yönünden (mahluliyet) kararı alma yetkisi tanınmamıştır. Mülkiyet hakkının kendisine geçtiği yönündeki davacı idarenin belirlemesi yargıyı bağlamaz. Davacı, kanunda öngörülen şartların oluştuğunu yargı önünde ispat etmelidir (MK.6).
Davacı vakfın hakkı idaresi kayyıma tevdi edilen malın malikinin Hazineden başka mirasçı bırakmadan ölümüne muallak olduğuna göre, o kişinin öldüğünün veya gaip olduğunun belgelenmesi gerekir. Mahalle muhtarlığı belgesi malikin öldüğünün kabulü için yeterli değildir. Malikin nüfus siciline kayıtlı olduğu yer belirlenip, nüfus sicili getirtilmeden, sicilde sağ gözüküyorsa ölüm kaydının işlenmesi gaipise gaiplik kararı ile varislerini belirler veraset ilamı getirmesi bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
Sonuç Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple (BOZULMASINA), temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, 1.12.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.