 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 1993/9966
Karar No: 1993/10718
Tarih: 11.11.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR ÖZETİ:MK. 310. maddesi koşulları oluşmadıkça tüm sonuçları ile babalığı hükmedilmez. Ana için manevi tazminatta belirlenemez.
TEMYİZ EDEN :Davalı
Taraflar arasındaki davanın kayyım Fatik'in davaya katılarak yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Müddeialeyh, anaya evlenme vaad ettiği veya münasebeti cinsiye bir cürüm veya nüfuzu suistimal teşkil eylediği takdirde; müddeinin talebi üzerine hakim, onun babalığına hükmeder (M.K.md.310). Bütün şahsi sonuçlarıyla birlikte babalığa hükmetmek için anılan maddede belirtildiği gibi, babanın anaya cinsi münasebetten önce evlenme vaad etmiş olması veya cinsi münasebetin, suç teşkil etmesi veya erkeğin kadın üzerinde sahip olduğu nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle onu cinsi münasebete razı etmiş olması lazımdır. Davacı bu olguların varlığını kanıtlayamamış olduğundan sadece parasal sonuçlu babalığa (tabii babalık) hükmolunması gerekir. Delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek davalının küçük Semanur'un bütün şahsi sonuçlarıyla babalığına hükmolunması kanuna aykırı olduğu gibi, kabule göre de; Babalığa bütün şahsi sonuçlarıyla hüküm sonunda çocuğun babaya sahih olmayan nesep bağı ile bağlanması gerektiği halde küçüğün nesebi sahih olarak nüfusa kaydına karar verilmesi de kanuna aykırıdır.
3- Baba, anaya münasebeti cinsiyeden evvel, evlenmek vaad etmiş veya onunla münasebeti cinsiyesi kanuni bir cürüm yahut onun üzerindeki nüfuzunu suistimal teşkil eylemiş veya münasebeti cinsiye zamanında ana henüz küçük idiyse, ana için manevi bir tazminat karşılığı olarak, bir meblağ hükmolunabilir (M.K.md.305).
Ana cinsi münasebet zamanında küçük olmadığı gibi Medeni Kanunun 305. maddesinde öngörülen diğer koşullarda ikinci bentte açıklandığı üzere gerçekleşmediğinden parasal sonuçlu babalığa ( tabii babalık) hüküm halinde davacı lehine manevi tazminata hükmedilmemesi gerekirken, manevi tazminat isteğinin kabulü de bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün 2 ve 3. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle 11.11.1993 tarihinde karar verildi.