 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 1992/36
K: 1992/496
T: 23.01.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mübeccel Bayramiçli ve Selma Aydın ile Mehlike Ataman ve ark. arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının yapılan muhakemesi sonunda Mahalli Mahkeme'ce verilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : "Şifahi Vasiyet, kendilerine takrir edilen şahitlerden biri takriri vaki ve mahalli vukuunu ve sene ay ve gün tarihlerini hemen yazıp imzalar ve diğer şahide imzalattırır. Bu suretle yazılan vasiyetnameyi, şahitler ikisi birlikte oldukları halde vakit geçirmeksizin bir mahkemeye vererek; iş bu vasiyetnamenin vasiyete ehil gördükleri vasiyetçi tarafından kendilerine şifahen takrir edildiğini ve takririn ahvali fevkalade vuku bulduğunu hakim huzurunda beyan ederler. Şahitler vasiyetçinin takririni yazıp tevdi edecekleri yerde şifahen ve yukarıdaki beyanlar şeklinde hakime arz ederek bir zabıtname şeklinde dahi tesbit ettirebilirler" (M.K. 487).
Bütün bu kurallar gösteriyor ki ölüme bağlı tasarruflar şekli aykırılık sebebiyle yok sayılmamakta, ancak iptalleri mümkün olmaktadır. Bu konuda açılan dava ancak yetkili ve görevli Asliye hakimi önünde tartışılır. Vasiyet kendisine arz edilen Sulh Hakiminin görevleri mahdut olup yukarıda açıklanandan ibarettir. Söz konusu vasiyetnamenin iptali için açılan dava dahi Sulh Hakiminin kendisine ait görevi ifa etmesine engel teşkil etmez. Bu yönler gözetilmeden "vasiyetnamenin iptali için Asliye Hukuk Mahkemesine dava açılmış olduğundan işten el çekilmesine" karar verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: : Varisler vekilinin temyiz isteminin bu sebeple kabulü ile kararın BOZULMASINA, 23.1.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|