 |
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 1991/6719
K: 1991/9283
T: 13.06.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Cemal ile kayyım Mustafa, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan ve Hazine arasındaki kayyımlığın ref'i davasının yapılan muhakemesi sonunda, mahkemenin görevsizliğine dair verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle; evrak okunupu, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davalının paydaş olduğunu iddia ettiği Alibeyköy 15 ada, 1 parsel numaralı taşınmaz malın kamulaştırılması sırasında, malikin kim olduğunun belli olmaması sebebiyle, kamulaştırma dolayısıyla yapılacak işlemlerde muhatap sıfatıyla hareket etme üzere kayyım tayin edilmiştir.
Kayyımın vesayeti, tayin edilmiş olduğu işlerin hitamı ile nihayet bulur (M.K. 121/1). Bu gibi hallerde vesayet (kayyımlık) kendiliğinden kalkar. hiçbir hukuki işleme veya mahkeme kararına gerek yoktur. Ancak, vesayeti hitam bulan vasi (veya kayyım) idaresine ait raporu ve kesin hesabı sulh hakimine tevdie mecburdur (MK. 433). Bu raporlar sulh hakimi tarafından tetkik ve tasdik edilir (MK. 434). Raporlar kesin hesap tasdik olunduktan sonra sulh mahkemesi, vasinin (kayyımın) vazifesine son verir. Kesin hesap ve vasinin (kayyımın) vazifesine son verildiğine dair karar, vesayet altındaki kimsenin mirasçılarına veya yeni vasiye (kayyıma veya adına iş görülen kimselere), mesuliyet davası hakkındaki hükümlere dikkatleri çekilerek tebliğ edilir (MK. 435).
Kayyım tayinine sebep olan kamulaştırma işlemi tamamlanıp taşınmaz malın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne 28.1.1988 gününde tapuda geçtiği anlaşıldığından, kayyıma verilen görev o gün tamamlanmış ve kayyımlık kendiliğinden o gün sona ermiştir. Bundan sonra 17.5.1989 günlü istemi, MK.nun 421/2. maddesinde açıklanan biçimde kayyım tayinin gerektiren sebebin ortadan kalkması veya kayyımın azlini gerektiren bir halin ortaya çıkmasına dayanan bir istem olarak nitelemek mümkün değildir. Eyyüp Asliye 2. Hukuk Mahkemesi'nin görevsizlik kararını inceleyen Dairemiz; 17.1.1991 günlü, 9656-541 sayılı kararında yer alan açıklamalarda istemin bu yönde yorumlandığını göstermektedir. Söz konusu Yagrıtay kararı taraflara tebliğ edilmiş ve kesinleşmiştir.
Şu halde, isteğin Medeni Kanunun 433. 434, 435. maddeleri çerçevesinde değerlendirilmesi ve işlem yapılması gerekli iken, görevsizlik kararı verilmesi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının bu sebeplerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 13.6.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.