 |
T.C.
YARGITAY
2. Ceza Dairesi
E: 2005/13395
K: 2006/11933
T: 12.06.2006
DEMİRYOLUNDA KAZA TEHLİKESİNE NEDEN OLMAK
LEHE KANUN UYGULAMASI
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İçtihat Özeti: 765 sayılı Yasanın 389. maddesindeki suçun taksirle işlenmesi halinde, eylemin 5237 sayılı Yasanın 179. maddesindeki suçu oluşturması mümkün değildir. Çünkü anılan suçun kasten işlenmesi gerekir. Eylemin taksirle işlenmesi halinde 5237 sayılı Yasanın 180. maddesinde düzenlenen suçun oluşacağı ve lehe kanun uygulamasının bu madde ile karşılaştırılarak yapılması gerekeceği gözetilmelidir.
(765 s. TCK m. 389)
(5237 s. TCK m. 7, 179, 180)
(5252 s. TCKYK m. 9)
Demiryolunda kaza tehlikesine neden olmak suçundan, sanık Sami'nin yapılan yargılaması, sonucunda; Mahkumiyetine dair (Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemes)'nden verilen 17.06.2005 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık müdafi tarafından istenmekle ve dosya C.Başsavcılığının 08.12.2005 tarihli tebliğnamesiyle dairemize gelmekle yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü.
Dosya içeriğine, oluşa ve kabule göre, sanığın eylemi kullandığı otomobil ile hemzemin geçitten geçerken tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu demiryolu üzerinde kazaya sebebiyet vermek olup, bu eylem 765 Sayılı TCK'nun 389/1. maddesindeki suçu oluşturmaktadır.
765 sayılı TCK'nun 389. maddesinde düzenlenen demiryolu üzerinde kaza tehlikesine neden olmak suçunun taksirle işlendiğinin kabulü halinde, bu eylemin 5237 sayılı TCK'nun 179. maddesinde tanımlanan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu olarak değerlendirmek mümkün değildir. Çünkü bu maddede düzenlenen suç kasten işlenebilen suçlardandır.
Maddenin düzenleme şeklinden de anlaşılacağı üzere, bu suçun oluşabilmesi için aracın kasıtlı olarak kişilerin hayat, sağlık ve mal varlığı açısından tehlike yaratacak şekilde sevk ve idare edilmesi gerekmektedir. Demiryolu ulaşımında kuralların taksirle ihlali halinde ise eylem, 5237 Sayılı TCK'nun 180. maddesindeki suçu oluşturacaktır.
Dava konusu yapılan ve 765 sayılı TCK'nun 389/1. maddesine uyan taksirli eylemin karşılığı, 5237 sayılı TCK'nun 180. maddesinde düzenlendiği nazara alınarak, 5237 sayılı TCK'nun 7 ve 5252 sayılı Kanunun 9. maddeler uyarınca her iki yasanın belirtilen maddelerine uygun şekilde kurulacak hükümlerden, sanık lehine uygulanacak olanının belirlenip lehe olan kanunun tesbitinden sonra hüküm kurulması gerekirken/dava konusu yapılan eylemin 5237 sayılı TCK'nun daki karşılığını oluşturan 179/2. maddesindeki trafik, güvenliğini tehlikeye sokmak suçunu oluşturduğu şeklindeki hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA 12.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.